Geçtiğimiz gün SEHA Yapı’nın övünülecek bir programı için basın mensubu arkadaşlarla birlikte İstanbul’a gittik geldik.
Program İttifak Holding’e bağlı SEHA Yapı’nın, Başakşehir Belediyesi, bir Suudi Arabistanlı ortak ve Fuzul İnşaatla birlikte ortak olarak yaptığı 3. İstanbul Projesi’nin lansmanıydı. Öncelikle bir Konya firmasının bu denli büyük bir projede yer almasından dolayı bir Konyalı olarak gurur duyduğumu belirtmek isterim.
Ama SEHA Yapı’nın, 3. İstanbul Projesi’nden daha sonra bahsedeceğim. Çünkü bugün çok daha ilginç ve önlenmesi gereken bir sorundan bahsetmek gerekli.
Basın mensubu arkadaşlarla sabah uçağıyla İstanbul’a gittik. Orada program bittikten sonra akşam da 18.50 uçağıyla Konya’ya geri döndük. Malumunuz, bilenler bilir, bu uçak yolculuğu yaklaşık 40 dakika civarında sürer.
Neyse uçakla saat 20.00 civarında Konya’ya inip havaalanından çıktık. Basın mensuplarını taşıyan minibüs havaalanının otoparkında olduğu için, otoparka geçtik ve basın mensubu arkadaşlarla beraber minibüse bindik. Ve inanır mısınız, otoparktan 55 dakikada çıkabildik.
Yani otoparktan çıkmak İstanbul’dan Konya’ya gelmekten daha uzun sürüyor. Yani bunu bir Avrupalı ile paylaşsak sanırım bize kahkahalarla güler. Ya da sanırım gülmez de, bunun ne demek olduğunu anlamaya çalışır.
Havaalanı otoparkını kim işletir, şahıs mıdır, kooperatif midir, Devlet Hava Meydanları İşletmesi midir, bilmem? Ama şu bir gerçek ki böyle bir işletme olmaz.
Havaalanından zaten yorgun argın gelen yolcuyu saçma sapan bir otoparkta para alacağım diye dakikalarca bekletirseniz, bundan kimseyi memnun edemezsiniz.
Genelde gidenler hep bilirler, havaalanı otoparkları birde diğer otoparklara göre pahalıdır. Mesela Konya Havaalanı’nda “1 saatlik ücretin 6 TL olduğunu, 1-3 saat arasında 7TL” olduğunu çoğunuz bilmiyordur.
Yani burada “biz iyi hizmet vereceğiz, otomobilinize sahip çıkacağız ve vereceğimiz bu iyi hizmetin karşılığında da diğer otoparklardan daha fazla parayı hak ediyoruz” demektir aslında bu. Ama verilen hizmete baktığınızda gördüğünüz de maalesef bir hezimettir.
Bu otoparkları, yine söylüyorum, kim işletir bilmem ama bu otoparka bir çözüm bulmak gerekir. Gerekirse birkaç kapı konulabilir, gerekirse işletmeci yanlışsa o düzeltilir, olmadı başka çözümler aranır. Ama Konya’nın adını en saçma haliyle havaalanı otoparkıyla yıpratmaya izin vermemek gereklidir.
Konya’ya hele de şu Mevlana Haftası çerçevesinde gelen gidenin sayısı daha da artacaktır ve bizim gördüğümüz muameleyi en azından gelen yerli ve yabancı turistlerin görmemesi lazımdır.