Ak Parti’den yeni bir parti daha
Yeni partiler kuruluyor demiştik. Dünkü yazımda da Muharrem İnce’nin parti kurmaktan başka çaresi olmadığından bahsetmiştim. Bugün de Ak Parti’den çıkacak yeni bir partiden bahsetmek istiyorum.
Bilindiği üzere Ak Partili Başbakan, hemşerimiz Ahmet Davutoğlu, Gelecek Partisi’ni kurarak Ak Parti’den tamamen kopmuştu. Ardından yine uzun süredir konuşulan Ak Partili eski bakanlardan Ali Babacan yeni bir parti kurarak, Ak Parti ile tüm ilişiğini kesmiş ve DEVA Partisi’ni oluşturmuştu. Şimdi bayramda Ankara kulislerinde en çok konuşulan yeni bir partinin daha Ak Parti içerisinden çıkacağı konusunu hep birlikte değerlendirelim.
Yine Ak Partili eski bakanlardan birinin öncülüğünde bir partinin kurulma çalışmaları Ankara’da başlamış durumda. Hatta Ankara kulislerinde konuşulduğuna göre bu kurulacak yeni partinin genel merkez binası bile tutulmuş durumda.
Yeni partiyi kuracak, eski bakan daha önceleri Ali Babacan ve ekibiyle hareket ederken nedense bir ayrılığa düşüp, DEVA Partisi içerisinde yer almaktan vaz geçip, yeni parti kurma çalışmalarına başlamış.
Bu Sayın Bakanın ismini tabii ki şimdiden açıklamayı çok doğru bulmuyorum. O nedenle şimdilik ismi vermeyeceğim. Zaten önemli olan isimden daha ziyade Ak Parti içerisinde neler olabileceği konusu olsa gerek.
Ak Parti, Ahmet Davutoğlu parti kurma çalışmalarına başladığı zaman maalesef bunun önlemini alamadı. Hatta parti kurulana kadar, bence Ahmet Davutoğlu’nun parti kuracağına da inanmadı. Gelecek Partisi kuruldu. Ardından Ak Parti siyaseten DEVA Partisi’nin kurulması konusunda da sanırım “parti temizlenir” düşüncesiyle sesinin çıkarmadı. Ve şimdi belki de diğer iki partinin bu kadar kolay kurulmasından da yola çıkarak 3. bir parti kuruluşuna ramak kalmış durumda. Ve bu gidişle benim düşüncem Ak Parti’nin içerisinden bir, iki parti daha çıkmasını kuvvetle muhtemel görüyorum.
Ak Parti’nin içerisinden çıkan bu partilerin, hepinizin malumu ki, Cumhur İttifakı ile hareket etmesi olasılığı çok düşük gözükmektedir. Dolayısıyla eğer ortaya yeni bir ittifak çıkmaması halinde seçimlerde Millet İttifakı ile hareket etmeleri mantıken daha olası gözükmektedir.
Yeni bir ittifak derken de İyi Parti ve CHP’nin ayrılmadığı bir ittifakta, şimdiki sisteme göre, zaten bir baraj sorunu olması da kaçınılmazdır. Dolayısıyla yeni bir ittifak olacaksa bunun başını ya CHP ya da İyi Parti çekmelidir.
Ak Parti’den ayrılan partilerin Cumhur İttifakı’nda yer almayacakları gibi bir durum aynı zamanda Muharrem İnce bir parti kurarsa onu partisi için de geçerli olacaktır. Muharrem İnce’nin olası kuracağı bir partinin yeri de Millet İttifakı olmayacaktır. Tam tersi hem düşünce bazında hem de matematiksel olarak o partinin yeri Cumhur İttifakı olmak gereksinimindedir.
Bu değişimlerin ve oluşumların hiçbiri garipsenmemelidir. Çünkü gerek kurulan yeni partilerin gerekse mevcut partilerin her birinin iddiası ülkenin daha iyi yönetilmesi konusudur. Dolayısıyla ülke yönetiminde söz sahibi olmak için asgari müştereklerde bir araya gelmek aynı zamanda demokrasinin de bir gereğidir.
Tabii ki bence Türkiye siyasetindeki asıl önemli konu ABD başkanlık seçimleridir. ABD başkanlık seçimlerinde Amerika Başkanının gitmesi ve kalmasına göre Türkiye’de de bazı siyasi gelişmeleri görmemiz mümkün olacaktır. Bunu da başka bir yazımızda değerlendirelim.
Dostlukla kalın.