Ak Parti İl Başkanlığı ile Konyaspor sorunları şu anda Konya’nın iki önemli gündemi. Malum Ak Parti genel merkezinden açıklanan il başkanı ismi Fatih Özgökçen oldu. Konyaspor’un kötü ekonomik gidişatı da Konyaspor yönetimini görevi bırakma durumuna getirdi. Bu iki konuya kısaca değinelim.
“KRAL ÖLDÜ YAŞASIN YENİ KRAL”
Öncelikle şunu belirteyim; Ben birçok meslektaşım gibi 180 derece dönemiyorum. Fatih Özgökçen Konyaspor başkanlığında da, avukatlığında da, bunun dışındaki hayatında da benim için vizyonel bir insandı. Bunu da neredeyse her fırsatta yazmıştım.
Konyaspor başkanlığı döneminde de herkes Fatih Özgökçen’i eleştirirken, Konyaspor’daki kötü gidişatın Hilmi Kulluk döneminde başladığını ve onun ceremelerinin Özgökçen yönetimine sirayet ettiğini açıkça yazan biri olarak bu konuşmayı yapmam gerekiyor. O dönem gazetecilerden hiç kimse bunu söyleyemiyor, sorunu Özgökçen’e yüklüyorlardı. Şimdi işler değişti artık o zaman Fatih Özgökçen’i eleştirenler bakıyorum bugünlerde “Özgökçenci” olmuşlar. Bu bir ilerleme.
Her neyse konum aslında bu değil. Öncelikle tüm yazılarımda normal şartlar altında Hasan Angı’nın bu göreve devam edeceğini belirtmiştim. Tabii ki bu belirleme yetkisi Ak Parti’de sadece Genel Başkan Erdoğan’da bulunmakta idi. Öyle “3 ay önceden biliyordum, 5 ay önceden biliyordum, 10 ay önceden biliyordum” diyenlere bakmayın. Açıkça söyleyeyim: “yalan söylüyorlar”.
Yani Fatih Özgökçen’in il başkanı olacağını Fatih Özgökçen bile bilmiyordu. Diğer adaylar gibi –ki bu adayların içerisinde Ereğlili bir hemşerimin ismi bile geçiyordu- Fatih Özgökçen de sadece adaylar arasındaydı. Ve Genel Başkan Erdoğan, tüm adaylar arasından kendisini uygun gördü. Olay kısaca bu.
Bunu da aylar önce bilmenin imkanı falan yoktur. Hatta daha ilgincini söyleyeyim; bu durumu Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın hanımı Emine Erdoğan bile bilmiyordur. Ama Emine Erdoğan’dan daha yakın biri varsa belki o bilebilir.
Genel Merkezde şu durum belliydi. Hasan Angı artık dinlenmeli, uzunca bir süre hem kurucu başkan hem milletvekili ve hem de tekrar il başkanı olarak çok emek verdi. Artık bir yeniliğe gidilsin diye düşünülüyordu. Ancak bunu yaparken tabii ki “partinin ağabeyi” konumundaki Hasan Angı’nın yerini dolduracak birisi olması gerekiyordu. Böyle bir aday bulunamazsa o zaman Hasan Angı devam edecekti.
Bu gibi durumlarda Ak Parti genel merkezi çok dikkatli çalışıyor. Yani Konya’da birçok kişiyle istişare yapıldı. Ankara’da birçok kişiyle istişare yapıldı. Ve Ak Parti’nin bundan sonraki politikalarını temsil edecek il başkanının kimler olabileceği belirlendi. Nihayetinde bu belirlenen isimler içerisinden bir tanesini Genel Başkan Erdoğan il başkanı olarak atadı.
Bundan sonraki süreçte, partiyi, Hasan Angı’nın bıraktığı yerden çok daha ileriye taşımaya niyetlenmiş bir il başkanı olarak Fatih Özgökçen görevi yürütecek. Fatih Özgökçen, Ak Parti’nin yeni ve güncel politikalarına çok daha ayak uydurabilecek bir başkan olacak. Aynı zamanda Konya’daki liberal kesimi partiye çekebilecek ve aynı zamanda da eski DYP-ANAP tabanına hitap edebilecek bir başkan olacaktır.
Tabii şimdi birileri çıkıp “kardeşim daha 17 Ocak’ta seçim olacak, sen il başkanı olmuş gibi yazıyorsun” diyebilir. İşte Ak Parti’nin farklılığı, istişarelerin ve ortak kararın seçimden daha önce geldiği, olduğunu belirteyim. Bunun antidemokratik olmadığını anlatabilirim de uzatmayayım diye anlatmıyorum.
Yani anlayacağınız, kısacası Fatih Özgökçen tek aday olarak Ak Parti İl Başkan adayı sıfatıyla 17 Ocak’taki Ak Parti İl Kongresine katılacak. Bundan sonraki süreç kolay bir süreç olmayacak tabii ki. Asgari ücretin durumu, emeklilerin durumu, işçinin, memurun durumu, ekonomik sıkıntılar, eğitimdeki sıkıntılar, sağlık sistemindeki sıkıntılar, Konya yerelinde hep Başkan Özgökçen’i bulacak. Yani Başkan Özgökçen yine “ateşten gömleği” giydi; bakalım neler olacak…
KONYASPOR YÖNETİMİ BIRAKACAK MI?
Sporla ilgili her yazımda belirtiyorum. Konya bir spor şehri değildir. Konyalı, sporla çok alakalı da değildir. Dolayısıyla lafa geldi mi “Konya’nın markası” gibi söylemlerle bahsedilen Konyaspor’da, para lazım olunca kimseyi ortada göremezsiniz.
Geçtiğimiz gün, 15 Ocak’ta Genel Kurul kararı alan Konyaspor’un Başkanı Ömer Korkmaz bir basın toplantısı yaptı. Toplantıda özetle “eğer destek verilirse göreve devam ederiz, destek verilmezse devam etmeyiz” demişler.
Burada akla gelen bir soru var. Desteği kim verecek? 1- Büyükşehir Belediyesi 2- Bakan Murat Kurum 3- Konyalı sanayici ve iş adamları Bunları gelin ayrı ayrı değerlendirelim.
Büyükşehir Belediyesi zaten verebileceği desteği veriyor ve bunu zaten Konyaspor yönetimi de inkar etmiyor. Hatta bazı vatandaşlardan bu konuda itirazlar geldiğini de sosyal medyadan görebiliyorsunuz. Buna rağmen görünen o ki; Belediye elinden geleni yapıyor.
Bakan Murat Kurum’un da Konyaspor’a destek verdiğini, bunun için basın toplantısında bu iki isime de teşekkür eden Kulüp Başkanı Ömer Korkmaz söylüyor.
Üçüncü olarak Konyalı sanayici ve iş adamlarından istenilen desteğin gelmediği bariz gözüküyor. Yani Konyalı sanayici ve iş adamı Konyaspor’a maddi destek vermek istemiyor.
Anlayacağınız destek verenler zaten veriyorlar ama bu yeterli olmuyor. Destek vermeyenler de zaten vermiyorlar, metazori yardım alma imkanı da yok. Sonuçta Konyaspor’a gelecek para ortada gözüken para. Yeni bir kaynak yaratılmadığı müddetçe yapacak bir şey gözükmüyor.
Peki, yönetim giderse kim gelir yönetici olarak derseniz; hiç kimse bu kadar borçlu bir kurumun başında yer almak istemez. Hadi oldu ya bir başkan bulundu diyelim, sonuçta yeni gelen başkan da aynı şekilde destek isteyecek. Yine aynı yere gelinecek.
Yani demek ki buna başka ve radikal bir çözüm üretmek gerekmektedir. Ahmet Şan yönetimi para bulamamaktan yakınıyordu. Ardından Hilmi Kulluk yönetimi geldi aynı dertten muzdaripti. Fatih Özgökçen kısmen maddi açıdan daha iyiydi ama yine onlar da bu ekonomik sıkıntıları çektiler. Ardından şimdi Ömer Korkmaz var onlar da parasızlıktan dertliler ve kongre kararı aldılar. En iyi yönetimi kursanız, 3 ay sonra yine aynı şikayetleri dinlemek zorunda olacağımızı da sanırım hepimiz biliyoruz.
O zaman hiç uğraşmaya gerek yok. Yönetimin içerisine birkaç Konyaspor sevdalısı, dinamik yöneticiler ekleyip, bu yönetimle gittiği yere kadar gitmek gerekir diye düşünüyorum. Öyle suni çözümler üreterek kurumu taşımanın imkanı yoktur.
Ya da yapılacak tek şey vardır. Konyaspor’un şirketleşmesi… Gerçi Başkan Korkmaz “bu kadar borçlu olan kurum hisselerini kimse almaz” demiş. Ama ben tam tersini düşünüyorum. Bilakis Konya’daki iş adamları ve sanayicilere de bir kereye mahsus alacaksınız denildiği zaman herkes imkanı ölçüsünde alır. En azından şimdi ayda bir ödeme istenmektense bir kere ödemeyi herkes kabul eder. Zaten başka türlü de bir çıkış yolu gözükmemektedir.
Dostlukla kalın.