Gazze’nin Avrupa’ya etkisi

Emel Şerife Hasçağan

Takip edenlerin bildiği üzere, dünkü ‘Gazze ve barış’ başlıklı yazımda, “Avrupa’da tanıdığım bazı cami yönetimlerine sordum, ‘Müslüman olmak isteyen ne kadar kişi var, gerçekten Müslüman olmak isteyenlerin sayısı artıyor mu?’ diye. ‘Müslüman olmak istiyorum, nasıl Müslüman olurum, bana Kur’an-ı Kerim’i öğretin diyen vatandaşlara yetişemiyoruz. Burada bir kişi Müslüman olduğu zaman, Müslüman olmayı düşünen yakınlarına da İslam’ı anlatıyorlar’ diyorlar.

Tabii, Müslüman olmak isteyenlerin sayısı arttıkça Müslümanlara yönelik provokatif eylemlerde bulunuluyor, hükümetler de buna göz yumuyor. Dilerseniz bu mevzunun detayına da yarın değineyim…” demiştim. Sözümü tutayım…

“Bu da aynı ‘Avrupa bizi kıskanıyor’ benzeri bir muhabbet yapıyor” ya da “Türkiye’de yaşayan Müslümanlar, Avrupa’da İslam’ın yükseldiğini zannediyor” diye düşünebilirsiniz. Düşünmeyin…

“Gazze’de o şartlar altında yaşayan insanlar nasıl oluyor da böyle inançlarına bağlı kalıyorlar, bu nasıl bir inanç” diye düşünen Avrupalılar, İslam’ı daha fazla araştırmaya başladı. Bunlardan birçoğu İslam’ı seçtiklerini ifade ediyor, İslam’ı seçmeyenler de “Biz bu dini böyle bilmiyorduk. İslam bize böyle anlatılmadı. Müslümanları seviyorum ve onlara saygı duyuyorum” diyorlar.

“Haber kaynağı” olarak görülen, gösterilen birçok sosyal medya hesabında sokaklarda kelime-i şehadet getiren vatandaşların yer aldığı videolar paylaşılarak “Avrupa’da İslam yükseliyor, bu yükselişin önüne geçmemiz lazım” şeklinde açık açık not düşülüyor. Biz aynısını yapsak hesabımızı kapatırlar…

Peki, Müslümanlara yönelik provokatif eylemler neler?

En belirgin örnekleri; Kur’an-ı Kerim yakma eylemleri, gazetelerde, dergilerde veya sosyal medya platformlarında paylaşılan İslam’a ve Hz. Muhammed’e yönelik hakaret içerikli karikatürler…

Bunları yapanlar neden yapıyor?

Bu eylemleri yapanlar popüler olmak için yapıyor. Mesela, “Rasmus Paludan” ismi artık tüm dünyada duyulmuştur. Kur’an yakma eylemi yapmasaydı, çoğu insan ondan habersizdi, isminin bu kadar bilinmesi imkansızdı.

Birçok ülkede Kur’an yakmak kanunen yasak ama hükümetler, emniyet güçleri vs. bu tür eylemlere göz yumuyor. Neden? “Müslümanlar sert tepki göstersinler de Müslüman olmak isteyenlere ‘işte İslam ve Müslümanlar bu. Onlar şiddet yanlısı, sizin görüşlerinize önem vermiyorlar ve saygı göstermiyorlar’ diyelim. İnsanlar, İslam’ı araştırmaktan, Müslüman olmaktan vazgeçsinler” şeklinde düşünüyorlar. Sinir uçlarına dokunuyorlar. Müslümanların büyük çoğunluğu da bu ‘yemi’ yutmuyor.

Provokasyonlara rağmen İslam’a olan ilgi, hürmet, saygı artmış durumda. Heyetler halinde camilere gidip, İslam hakkında bilgi talep ediyorlar. Kur’an-ı Kerim istiyorlar, okuyorlar, anlıyorlar. Kur’an’a sarılıyorlar…

Allah herkese hidayet versin.

Esenlikler…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.