2017-2018 Eğitim ve öğretim yılının birinci döneminin son gününü yaşıyoruz. Bu gün çocuklarımız bir eğitim – öğretim dönemi boyunca yaptıkları çalışmaların ve bu çalışmalar sonucunda göstermiş oldukları başarıların güya göstergesi, ölçeği olan karnelerini alacaklar.
Sonuç ne olursa olsun karne günleri çocuklar için hep heyecanlı, duygulu ve mutluluk veren günler olmuştur. Şimdi çocuklarımız bir kısmı iyi karne alarak hediye kapma telaşına düşecek, bir kısmı da yarı yıl tatilinin yorgunluğunu atmanın derdine düşecek.
Bir kısım öğrenci de karnesin de gelen kırıklar nedeniyle boynu bükük, çaresiz ve mahzun bir halde olacak. Karnesi iyi olan teşekkür veya takdir alanlar evlerine yıldırım hızı ile giderken, bu çocukların ayakları hep geri gidecek.
Aslında karnenin dünyanın sonu olmadığını bilerek karnesi kırık olan çocuklara sıcak bir el olarak uzanmalıyız. Dalgın şaşkın ve biçare gözlerle dünyaya bakan bu çocuklarımıza daha fazla özen göstererek kucak açmalıyız.
Anne ve babaların sevgi, ilgi ve desteğine en çok ihtiyaç duyulduğu zaman işte bu zamandır. Bu zamanlarda maalesef o çok sevdiğimiz çocuklarımızın başarılarını bir kağıt parçasındaki üç beş rakama sığdırıp onların kocaman yüreklerini, bambaşka yeteneklerini görmezden geliyoruz.
O körpecik yavrularımızı farkında olmadan yaralıyor, kırıyor belleklerinde onulmaz yaralar açıyoruz. Onlara sevgi ile uzanmış bir el ve sıcaklık dolu bir yürekle yaklaşarak sorunları çözmeye çalışmalıyız. Onlara daha iyi karne almanın nasıl olacağı konuşunca birlikte konuşarak başarının yolunu beraberce bulmalıyız.