Ülkemizde son alınan verilere göre nüfusumuz 80 milyona geldi dayandı. 2015 yılında nüfusumuz 78 milyon iken iki yılda 2 milyon artarak şimdi 80 milyona ulaştı. Bu nüfus artışında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni evlilere yaptığı dört çocuk önerisi göz önüne alınırsa, bu artış normal.
Ancak benim burada değinmek istediğim konu, her yıl artan yaklaşık bir milyon yeni bebek için neler yapılıyor? Nüfusumuz artmasına artıyor da adını bile yeni duyduğumuz yüzlerce çeşit hastalıklar ve rahatsızlıklar insanlarımızın yakasını bırakmıyor. İşte sıkıntı da burada başlıyor. Çeşitli hastalıklardan muzdarip olan insanlar dertlerine deva bulmak için çalmadık kapı, gitmedik doktor ve hastane bırakmıyorlar.
Tıp ilerledi diyoruz demesine de maalesef tıbbın bile çaresiz kaldığı ve Organ Naklinden başka çarenin olmadığı gerçeği ile karşılaşan aileler, bir yandan hastalıkla pençeleşen yakınlarına üzülürken diğer yandan uygun organı bulmak için kıvranıp duruyorlar.
Ülkemizde yapılan bir araştırmada 2015 yılında beyin ölümü gerçekleşen bin 947 kişiden sadece 465’inin organlarının bağışlandığı, buna karşılık yaklaşık Sağlık Bakanlığının verilerine göre de yaklaşık 29 bin kişinin nakil için sıra beklediği gerçeğiyle karşılaştım. Bu ne demek biliyor musunuz? Ülkemiz nüfusu 80 Milyon ama Organ bağışçısı sayısı sadece 465.Bir insanın organlarının bir kısmının veya tamamının, henüz sağlıklı iken, beyin ölümünün ardından başka insanlarda yararlanılmak üzere bağışlanması olarak tanımlanan Organ bağışlama işi bir anlamda kan nakli gibi bir olay.
Yani kişi toprak olmadan önce belli organlarıyla bir başka insana yardım ediyor ve şifa bulmasına vesile oluyorsa bundan güzel ve anlamlı bir davranış olabilir mi? Gazetelerde, Televizyonlarda organ nakli yapılamadığından dolayı hayata veda edecek insanları görünce içimiz sızlıyor değil mi?