Bilmiyorum sen benim dünyama nasıl geldin,
Bilmiyorum o köşeye kurulmaya nasıl da alıştın hemen,
Kalbimin incilerine dokunmayı,
Ve o incileri değer değer kalbinde taşımayı,
Nasıl öğrenebildin bilmiyorum..
Evimi gül bahçesine çevirirken,
İçinden gele gele gözlerimi güllerle okşamayı,
Hangi rüzgarlardan getirdin bu aşkı bilemiyorum..
Ben sana baktığımda uzunca takılamıyor gözlerim,
Ama sen her bana baktığında,
Çekemiyorsun gözlerini gözlerimden..
Böyle sevgiyle bakmayı gerçekten sen kimden öğrendin?
Kimden öğrendin ki bilemiyorum ben.
Bazen kahveni aldığında eline,
İlişiyor gözlerime kahveyi tutuşun,
Sanki ellerimi tutar gibi nazik işte o duruşun
Bazen olmuyor değil sinirli hallerin,
Bazen dönmüyor değil sinirden gözlerin,
O zamanlar çok kızıyorum sana
Diyorum ki sen bu kadar sinirlenmeyi neden öğrendin!
Taşlı taşlı yollarda gezdik seninle,
Yürürken kafanı eğerek yürümedin hep dimdikti başın,
Benimse korkumdan aşağıya baktığım zamanlar oldu
Böylesine başın dik yürümeyi,
Acaba sen bu sevginin çokluğundan mı öğrendin..
Bilmiyorum bilemiyorum ama,
Ben bazı bazı düşündüm neden bana gelişini,
Ve irdeledim nereden dünyama geldiğini
Sen bana sevgisizliğin olduğu uçurumdan uğradın sevgilim,
Sen bu ıssız dünyama aşkın dünyasından geldin,
Bazen değil hep aklımda senin sevgin
Sen iyi ki geldin,
Benim dünyama hoş geldin..