Sevmek var gözlerimizde, kalbimizde, ruhumuzda, gülüşümüzde, ağlayışımızda. Sevmek var, iliklerimize kadar hissettiğimiz her acıda ve her neşe odağında. Sevmek var hayatımızda, var hep sokaklarımızda. Sevmek taptaze kokusuyla gelen güllerde var, sevmek soluduğumuz havada sokulduğumuz yürekte var. Omuzlar da var sevmek, yaslandığın an geride kalacak herşey.
Kış geliyor, buram buram buz esiyor geceleri.. Gündüzlerse fazla güneşli bu aralar hava değişimli, tıpkı insanlar gibi. Ne yapacağını bilemiyor insan bazen, ne hissettiğini. Bir o tarafa bir bu tarafa sallandırıyor geçmişini ve elbette geleceğini. Yaşamak denen şey ne kadar plansız aslında, nedir bu tedirgin hallerimiz. Bir tutam kadar sevgi olsa yeter hepimizin gönlüne, sıcacık yüreğimize. İyi gelir tatmak sevgiyi, iyi gelir yaşaması sevgiyi. Ne kadar yoksul insan, bir gülüşle karşılamayacak kadar baharı ve bir damla gözyaşıyla uğurlamayacak kadar yazları. Yok mu hiç gönül haznende tebessümlerin, yok mu bir çocuğa gülümseyecek kadar merhametin.. İşte ne kadar yoksul insan, belki de bir yetimin başını okşayamayacak kadar uzakta kalmış, yitirmiş içindeki sevgiyi.. Kanatları kırılmış iyi olan yanları insanın, uçuş uçuş kelebekleri yok olmuş hayallerinde. Zaten bırakmış çoktan hayalleri, kül olmuş yangınların içinde. Evet yoksul bazı insanlar, yoksulluk gönlündeyse hem sana hem bana hem herkese zarar.
Sevgi var insanlık, sevgi var avuçlarımızda. Bir bebeğin misler gibi kokusunda... Unutma kendini, unutma seni. Başını okşayan olmadıysa da, sen okşa başını her hayal eden çocukların gülüşü için. Yıpratma kendini ceviz kabuğu bile doldurmayan dertlerin için. Her kapının kilidi vardır bekler açılmayı, hayatının kapısı da sensin gizleme anahtarını. Göster sevgiyi ki açılsın dünyan, gülsün yüzler ve solmasın güller. En güzel çiçek sensin, farkedebilirsen aynanın karşısına geçebilirsin.