Eski Plak

Büşra Kavasoğlu

ESKİ PLAK

Masmavi bir deniz, mis gibi sokakları saran caddelere dolanan begonya çiçeği.. Kenarlara dolanmış limon ağaçları ve baharı soluyan ağaçların beyaz minik çiçekleri. Hayal kurmak için, kenara çekilmek için, etrafı izlemek için güneşli bir hava. Tadından geçilmeyen o eski şarkılar sonra. Bir eski plağı andıran ses ya da.. Çok zor değil anımsamak güzellikleri, mutlu olmak, kavrayabilmek iyilikleri. 

Yeryüzüne bakınsak, şöyle tepeden tırnağa.. Oysa ne güzel bir tablodur karşımızda duran. Üzülmek için, ağlamak için yer aramak yerine görmek gerekmez mi onca ışıldayan dilekleri. Bazen daralıyor insan, bazen sıkılıyor bunalıyor hayattan. Böyle bir baskı geliyor sanki üzerine üzerine, çığ gibi kalıyorsun altında, yıkılıyor ve eziliyorsun. Üstesinden gelebilmek zor bazı şeylerin evet, tıkanıyor boğazların düğümleniyor tek tek. Bazen gözyaşı geliyor tutuyorsun, kimi zaman ne hissettiğini ne yaptığını nasıl yaşadığını belki bilmeden devam ediyorsun hayatına. Yaşamak bu değil, her uyandığında amaçsızca gözlerini açmak değil dünyaya. Zorla rüyalarda gezinmek değil, zorla adımlamak değil, mesele bir şeyleri zorla yapmak değil. Bırak aksın dünya nehir gibi önünden. Sen ne o nehire kapıl ne de olduğun yerde gizlen. Çık çeperinden, korunduğunu zannettiğin saklandığın köşenden. Hayat bu değil, yaşamak bu hiç değil. İnsan bazen boğulur da bile bile zorla boğulmaz o masmavi denizin kenarında. Önüne perde inmiş gözlerini yeniden aç, yeniden soluklan, sen yeter ki yaşamak iste yeniden, begonyalar usul usul gelsin sokaklarına, bürünsün kuşlar etrafında umudu fısıldar gibi sevgiyi getirir gibi. Yeniden ışıldasın geceler, bir dileğin kabul olmuş gibi..

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.