Şahlanış Dönemi

Aşır Karye

Bir siyasimiz kendi dönemlerini ifade ederken "Çıraklık, kalfalık, ustalığın ardından şahlanış dönemine geçtik.” demişti. Nasıl şahlandığımızı görmek için önce şahlanmak fiilinin anlamına bir bakalım. Üç anlamı varmış.

1. At ön ayaklarını yerden keserek arka ayakları üstünde durmak, şaha kalkmak.

2. Taşkınlık göstermek, coşmak, kükremek (mecazen).

3. Parlamak, ışıldamak (mecazen).

Öyle zannediyorum, şahlanmak dönemi derken siyasimizin kastının “parlamak, ışıldamak” anlamında kullandığını düşünüyorum. Ortaya konan hedef bu olmakla beraber fiiliyatın “Dört ayak üzerinde durması gereken atın iki ayak üstünde durması” gibi girdiğimiz yolun bir macera ve serüven olduğunu gösteriyor. “Taşkınlık göstermek, kükremek” anlamlarını da bu serüvenin içine dahil etmek gerekir. Sonuçları itibariyle sanki şahlanış dönemiyle kastedilen bu olsa gerek.

Yaşadığımız ve geldiğimiz noktaya örnek vermek gerekirsek, şahlanış dönemiyle kastedilen şunlar olsa gerek:

Kronik sorunumuz enflasyonun tüm zamanların rekorunu kırmaya doğru ilerlediği,

Hayat pahalılığının her geçen gün orta, dar ve sabit gelirliye hayatı zindan etmeye başladığı,

Bir milletin ve devletin bayrak kadar değerli olması gereken Türk lirasının döviz karşısında pul olduğu,

Ürün etiketlerinin sürekli yukarıya doğru değiştiği,

Kiraların yanına varılamadığı, tarihte ilk defa kiraların asgari ücreti geçtiği,

Yıllık bütçenin yetmediği, ikinci ek bütçenin yapıldığı,

Yılda bir belirlenen asgari ücretin yılda iki kez yapılmaya başlandığı,

Tarihte hiç olmadığı kadar seçimlerde seçim ekonomisinin uygulandığı,

Merkez Bankasının yıl sonu enflasyon ve döviz kuru tahmininin hiç tutmadığı,

Para babalarına her türlü garantinin verildiği, (Kur garantili TL, kamu ortak işbirliği adıyla her türlü garantinin verilmesi...)

Ortodoks politikalar yerine heteradoks politikaların izlendiği,

Akaryakıt fiyatlarının günaşırı değiştiği,

Verginin vergisi diyebileceğimiz ek vergilerin hayatımıza girdiği,

U dönüşünün hiç olmadığı kadar siyasette rutin hale geldiği,

İçler acısı ekonomik tabloya rağmen harcamalar kısılacağı yerde devletin Lale Devri’ni yaşamaya devam ettiği...

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.