Birkaç yıldır gelmeyen şehit haberleri ne yazık ki son günlerde üzülerek ve yüreklerimiz yanarak gözlemliyoruz ki artarak devam ediyor. Üzeri kabuk bağlayan yaralar yeniden kanamaya başladı.
Şehit Aileleri Dernek Başkanı Recep Pekdemir ağabey, dün Cihanbeylili Şehit Polis Müdürü Beyazıt Çeken'in cenazesine katılmak üzere yola çıkmadan önce yüreğindekileri döktü.
'Yıllardır küllenen yaralar yeniden kanamaya başladı' diyerek ve yutkunarak bir şeyler söylemeye çalışan şehit babası yıllar önce yaşadığı acıyı bir kez daha aynı sıcaklıkta yüreğinde hissettiğini söyledi.
Bir tarafta her gün bu vatan uğruna canlarını veren Mehmetçiklerimizin acılarını yaşarken diğer tarafta aylardır bir türlü kurulamayan hükümetin oluşturduğu boşluktan yararlanan hainlerin saldırıları yüreklerimizi daha çok yakmaya devam ediyor diyen Pekdemir, "Siyasi partilerimiz artık kısır çekişmeleri, koltuk sevdalarını, menfaatlerini bir kenara bırakarak bu taşın altına ellerini sokmalı" dedi.
Konya'da iki ayrı manzara
Ben bugün ki yazımda şehit babasının da sohbetinin arasında dikkat çektiği iki ayrı konuyu kaleme almak istedim.
Bir tarafta bu vatan uğruna canlarını hiç düşünmeden veren Mehmetçiklerimiz, evlatlarının şahadet haberlerini aldıkları zaman, Türk Bayrağı'na öperek alnına koyan ve 'Vatan Sağ olsun' diyebilme cesaretini gösteren ana babaların yüreğimizde oluşturdukları acı tablo.
Diğer tarafta kendi yurtlarında kalarak, ülkelerini, topraklarını, namuslarını korumak için savaşarak ölmek yerine aciz bir insan havasına bürünerek Türkiye'ye kaçan, (Bakın sığınan demiyorum) kaçan, saçları jöleli, çatallarına kadar inen kot pantolonları, ellerinde son model telefonları ile zafer meydanında cirit atan ve şehrin hemen her yerini istila ederek sözde ticaret hayatına atılan Suriyelilerin rahatlıkları…
Allah aşkına söyleyin bu iki manzarayı nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu gün sayıları binleri bulan Suriyelilerin nüfusları yarın on binleri, yüz binleri, milyonları bulduğu zaman hakkından nasıl geleceksiniz?
Biz Türk halkı olarak özellikle Konya halkı olarak her zaman mazlumun yanında yer aldık, savaşta işkence çeken Müslümanlar neredeyse aradık bulduk, yaralarına merhem olmak için, çatlayan dudaklarına bir damla su olabilmek için, açlıktan ikiye katlanan midelerine bir lokma olabilmek için kendi canımızı hiçe saydık, kendi rızkımızdan keserek onlara ulaştırdık.
Orada barınamayan Müslüman kadınlarımızı kendi namusumuz bildik, bomba sesleri altında uyuyan yavruları kendi evladımız bildik yüreğimize bastık. Bu durumda olan kardeşlerimizi bundan sonra da yüreğimize basarız.
Ancaaaakkkkk….
(Vatanı uğruna orada kalarak canlarını veren gerçek vatanseverler hariç onları tenzih ederim, alınlarından öperim)
Eli silah tutabilirken kendi ülkesinden kaçan, sadece rahat ve beleş yaşamak için Türkiye'yi tercih eden SÖZDE SIĞINMACILARA sağlanan kolaylıkları da kabul edemem.
Allah aşkınıza bir kez daha dönün ve iyice bakın, gelenlerin hangi birisi savaş mağduru ve çaresiz insanlar!
Ben savaş sırasında Suriye'ye gittim bomba seslerinin altında orada gerçekten zulüm altında inleyen yaşlıları, kadınları, çocukları gördüm.
Ama sizi temin ederim benim gittiğim kamplarda bulunan vatansever gençlerin sayıları Konyamızda özellikle Larende caddesi üzerinde gördüğüm zıpkın gibi gençlerin sayısının çok ama çok altında idi.
Konya'da bulunan tüm aş evleri ve vakıfların önüne gidin bir bakın, kendi mağdurumuzdan çok yaşları 20 sinde bile olmayan saçları jöleli, genç Suriyelileri görürsünüz.
Araboğlu Makası ve Larende Caddesi'nin isminin Suriye Mahallesi olarak anılmaya başlandığını her halde duymamış olamazsınız.
Bir tarafta iş yeri kirasını, vergisini, elektrik ve su parasını ödeyemediği için her türlü cezaya maruz kalan kendi vatandaşımız, diğer tarafta hiçbir şekilde vergi ödemeyen, girdikleri iş yeri ve evleri talan eden ve devletten her türlü maddi desteği alan sözüm ona sığınmacılar.
Ne diyelim inşallah birileri çıkar da bu durumu görür. Kendi ülkesinde iken de aynı rahatlık ve beleşlik içerisinde yaşamayı alışkanlık haline getiren sözde sığınmacılar eğer önlem alınmazsa ilerde bizlere daha büyük sorun olacak gibi geliyor. Benden hatırlatması.
Bu vesile bir kez daha vatanı uğruna şehit olan Mehmetçiklerimize Cenab-ı Allah'tan Rahmet evlatlarını şehit veren tüm ana babalara, kardeşlere, eşlere, çocuklara sabırlar diliyorum.
Kalın sağlıcakla…