Sürekli gündemde öğrencilerin yurt sorunlarını duymaktayız. Peki ne oldu da bu yıl böyle oldu diye araştırdığımızda aslında gelmekte olan kriz sesini daha önceden duyurmaya başlamıştı.
Geçtiğimiz yıl malum pandemi sebebiyle üniversitelere yerleşen öğrenciler eğitimlerini online olarak aldıkları için kayıtlı oldukları okulların bulunduğu şehirlerde barınma hizmeti almadılar. Yani bir yurda kayıt yaptırmadılar, ev kiralamadılar vs...
Bu yıl yeni kayıt yaptıran öğrencilerinde geçen yılkı öğrencilere ilave olarak eklenmesi ile şehirler iki yıllık bir öğrenci yükü ile barınma talepleri ile karşı karşıya kaldılar.
Ev kiralarının ve ruhsatsız işletmelerin fahiş fiyatlar uygulamasıyla, artan talep karşısında kontenjanlar yetersiz kaldı. Özel yurt işletmecilerinin sorunları ve taleplerine de ne yazık ki karşılık verilmeyince devlete bağlı öğrenci yurtları ve özel yurtların kapasitesi bir an da dolmak durumunda kaldı.
Peki bu krizin sinyalleri çok öncesinden belli olmasına rağmen neler yapılabilirdi? Pandemi sürecinde hiçbir destek alamayan ve hiç açılmadan sürekli kapalı kalan özel yurt işletmecilerine destek olunsaydı sayısız yurt imkansızlıklar sebebiyle kapanmak zorunda kalmazdı ve bu süreç bu kadar sancılı olmazdı.
Kontrolsüz açılan devlet yurtlarına ödenen kiralar daha plan dahilinde yapılsa ve özel yurtlara da destekler verilseydi özel yurtlar devletin bu konudaki yükünü büyük ölçüde hafifletirdi.
Sayın Cumhurbaşkanı eylem yapan bazı öğrencilerin öğrenci bile olmadığını hatta provokasyon yapıldığını söyledi ne derece doğru olduğunu tabi ki biz bilemeyiz fakat devlet yurtlarında üç kişilik odalara dördüncü yatağın eklenmesi durumu ortadaki krizi gösterir nitelikte oldu...
Asgari ücretle geçinen aileler öğrencilerini yurtlara yerleştiremeyin- ce mecburen ev arayışına girmeleri ve ev fiyatlarının Anadolu’da bile iki bin lira seviyelerine gelmesiyle işin içinden çıkılmaz bir hal almıştır. 2021-2022 eğitim yılının bu şekilde geçeceği aşikar; önümüzdeki yıl da benzer durumlarla karşılaşmamak adına kontrolsüz devlet yurdu planlamasından öte özel işletmeleri destekleyici adımların atılması profesyonel işletmeciler sayesinde bu yükün hafiflemesine sebep olacaktır. Fayda ilişkisi içinde özel işletmeler ayakta kalmış olacağı gibi öğrencilerin barınma kabusu da son bulacaktır.
Eğer bu sorunlar giderilmezse kayıt dışı barınma için evler, apartlar güç bulacak ve öğrencilerimizin ne şekilde barınacağı, güvenliği gibi konular daha trajik hale gelecektir. Devletin asli görevlerinden olan öğrencilerin eğitim barınma gibi işlerinde taviz verilmeden bir an önce somut adımlar atılarak önümüzdeki yıllarda yaşanması olası krizin önüne geçilmelidir.