Kitabı ortasından açarak direkt söylüyorum ki bu işler AK Partiye zarar veriyor. Seçmenini çileden çıkarıyor. Bu işin siyasi sorumluları tabir-i caizse partinin ayaklarına dinamit yerleştiriyor.
Rize’nin İkizdere ilçesinde bulunan İşkence Deresi bölgesinde bir inşaat firmasınca Taş Ocağı yapılmak istendiği haberlerini izledik. Bölge halkı bu projenin doğayı katledeceğini söyleyerek günlerce eylem yaptılar. Kendilerini ağaçlara zincirlediler. Ama nafile…
Ortak amaç belli… Rize halkı bu bölgede böyle bir şantiyenin hayata geçmesi durumunda doğanın bundan kötü etkileneceğini bas bas bağırdılar. Bu projeye engel olmak istediler. Çok mücadele ettiler. Fakat ortada ne bir mühendis, ne bir teknik personel olmadan bölgeye gönderilen iki kepçe ve operatörü ocağa giden yolu açmak için yol üstündeki 100 yıllık ağaçları katlettiler. Bitmedi… İşkence deresinin de ıslahını bozup dereyi de yok ettiler.
Bu gelişmelerin ardından Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığınca ilçede bilgilendirme toplantısı gerçekleştirildi. Gergin bir havada başlayan toplantı neticesinde bakanlığın çalışmanın devam etmesi konusundaki ısrarı bölge halkını çileden çıkardı. “Bu bölgenin altında ve üstünde evler var dinamitler patlatacaksınız bunun mantığı var mıdır”? diye haykıran insanlar müspet cevaplar alamadılar.
“Açılacak yoldaki ağaçlar dışında başka ağaçlara dokunulmadı” diyen müdür Eyigün’ün bu sözleri bölge halkını daha da çileden çıkardı. “100 yıllık ağaçları söktünüz daha ne yapacaktınız” diye isyan eden katılımcılar bilgilendirme toplantısını terk ettiler.
Allah’ın bahşettiği bu doğal güzellik neden tahrip edilmek istenir? İkizdere’nin güzelliği neden bozulmak istenir? Bunu anlamak mümkün değil gerçekten. Hadi doğayı da önemsemiyorlar diyelim peki malum inşaat şirketi ile alakalı sayısız iddialar gündemdeyken yine aynı inşaat firmasının bu olayın da içinde olmasının iktidara, AK Partiye zarar vereceğini ilgili yöneticiler göremeyecek kadar acizler mi? Şahsi olarak Sn. Cumhurbaşkanına üzülüyorum. Bir lider kendi yöneticileri tarafından bu kadar zor duruma düşürülmemeli. Neden mi böyle söylüyorum? Rize Konusundan biraz uzaklaşarak izah edeyim.
Çiftçi kan ağlıyor patatesler soğanlar tarlada kaldı diye Cumhurbaşkanı düğmeye basıyor. Çiftçiden mahsulleri alıp ihtiyaç sahiplerine dağıtıyor. Ayakta alkışlanması gereken bir hareket. Peki bu dağıtımdan sorumlu bazı yerel yöneticiler ne yaptılar? Bunu malzeme haline getirip ihtiyaç sahiplerine teslim esnasında fotoğraflar çekip bu yardımı bu güzel düşünceyi itibarsızlaştırdılar. Bunu muhalefet yapmadı. Bizzat AK partinin veya belediyelerin kendini bilmez bazı yerel yöneticileri yaptılar. Bu durumda Cumhurbaşkanının ne günahı var? Tarlada çürüyecek olan mahsulü vatandaşın evine ulaştırmak kadar güzel bir davranış olabilir mi? Ama basiretsiz yöneticilerin sözde yardım kampanyaları dalga geçilecek vaziyete getirdi durumu.
İkizdere örneğinde de patates örneğinde çıkarılacak sonuç aynı… Bazı yöneticiler kendi seçmenlerinin isyanlarını bile duymuyor ama AK partiye gönül veren seçmenler adına benden AK parti yöneticilerine bir tavsiye; doğayı düşünmüyorsanız en azından şaibeli inşaat firmasıyla olan işlerden dolayı partinin ve Sn. Cumhurbaşkanının zarar göreceğini düşünün. Milletin boğazından geçsin, çiftçi zarar etmesin diye ortaya çıkan güzel düşüncenin mahiyetini anlamayıp bunu kendinize siyasi malzeme yaptığınızın farkında değilseniz en azından kendi partinize ve Sn. Cumhurbaşkanına zarar verdiğini düşünün.