AK Parti Konya Milletvekili Orhan Erdem, AK Parti’nin eğitim politikalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
AK Parti Konya Milletvekili Erdem şunları söyledi:
“AK Parti iktidara gelir gelmez ilk önceliği eğitim olmuş ve her dönem Millî Savunma Bakanlığı bütçesi 1’inci sıradayken 2002 yılında ilk yaptığı şey eğitim bütçesini öncelemek, 1’inci sıraya getirmek olmuş. O yılkı bütçe 7,5 milyarken -inşallah 2024’ü birkaç gün sonra görüşeceğiz- 1 trilyon 90 milyonlara kadar yükseltmiş, enflasyonu, dövizi, neyi katarsanız katın çok üzerinde bütçelerle eğitime katkı vermeye çalışmış.
Çok çabuk unutuyoruz, AK Parti’den önce kılık kıyafetle, katsayıyla insanlar okullara gidemiyordu, bilhassa kız çocukları. Bu eğitime erişim engellerini kaldıran yine AK Parti olmuştur. Biliyorsunuz, katsayıdaki ve kılık kıyafetteki düzenlemelerle bugün herkes özgürce okullara gidebilmektedir. Yine, kız çocuklarının okullaşma oranlarını artırmak üzere yapılan ilk işlerden biri de şartlı eğitim desteğidir. Bizzat anneye verilmiş ve kız çocuklarının eğitim oranı hızla yükseltilmiştir.
Yine, unuttuk o günleri, ders kitapları. Her ders kitabını bir kitapçıda arayan çocuklardan, ailelerden masalarında ders kitaplarıyla başlayan nesillere AK Parti’yle ulaşıldı. 500 binin üzerinde öğretmen ataması yapıldı AK Parti döneminde, daha da yapılacak. Yine, öğretmenlerimize ne versek azdır. Bunun bilinciyle, maaşlarındaki iyileştirmeler, 3600 ek gösterge ve geçen dönem çıkardığımız meslek kanunuyla hem kademelerinde iyileşme hem maaşlarında ekler oluşturduk.
Okulların fiziki ortamı; iktidara geldiğimizin neredeyse 3 katı yeni sınıf, okul yaptık. Okul öncesinde yüzde 11 olan eğitime katılımı bugün yüzde 85’lere; ilköğretimde yüzde 90’dan yüzde 98’lere; ortaöğretimde yüzde 50’den yüzde 91’lere kadar ulaştırdık.
AK Parti olarak şunu biliyoruz: Eğitime ne yapsak azdır ve buna hepimizin de katkı vermesi lazım. Bizim enerji kaynaklarımız kıt ve şu anda yeni yeni şeyler, inşallah, buluyoruz ama en büyük kaynağımız gençlerimiz. Onun için biz bugün civarımızdaki ülkelerden, çevremizdeki ülkelerden daha iyi durumdayız; sebebi eğitimdeki geldiğimiz nokta. Yeter mi? Yetmez. İyi var, daha iyi var, çok daha iyi var. Biz çok daha iyiye ulaşmak için gayret edeceğiz.”