CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, teklifin 3. maddesi üzerine yaptığı konuşmada, ülkede ahlaki bir çöküntü yaşandığını belirterek gündüz kuşağı programlarını örnek gösterdi. Ağbaba, şunları söyledi:
“ADALET BAKANI’NIN YAPAMADIĞINI ANLI, EROL VE ARSLAN YAPIYOR”
“Türkiye’nin durumunu sadece bütçe rakamlarına bakarak anlamanız mümkün değil. Gündüz kuşağı programlarında yaşananlara bakın; dolandırıcılık, aldatma, kadına şiddet, çocuk istismarı, ahlaksızlık... Bütün bunlar toplumdaki çöküşün aynasıdır. Bu programlar, Adalet Bakanı’nın, İçişleri Bakanı’nın ve Aile Bakanı’nın yapamadığını yapıyor. Müge Anlı, Esra Erol, Didem Arslan… Adeta bu isimler bakanların yerine geçmiş durumda. İşte bu programlar, hem ahlaki çöküşü hem de yoksulluğu açıkça gözler önüne seriyor. Bir vatandaş çıkıp, ‘Kaynanama tüp fırlatacaktım ama tüp pahalı olduğu için vazgeçtim’ diyor. Bir başkası ise, ‘Karım beni turşuya, salçaya, bibere satıyor’ diyerek toplumdaki çaresizliği anlatıyor.”
“ÜLKENİN YARISI MÜGE ANLI’YI İZLİYORSA BU YOLDAŞMADIR”
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır ise Ağbaba’ya destek verdi. Yenişehirlioğlu’nun temiz dil çağrısına katıldığını belirten Başarır, yine de muhalefetin eleştirilerine tahammül gösterilmediğini ifade etti. Başarır, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Ülkemizde maalesef kurumların itibarı kalmadı. RTÜK’ün ceza verdiği her program daha çok izlenir hale geliyor. Yargıya olan güven diplerde. Eğer bu ülkede nüfusun yarısı Müge Anlı’yı izliyorsa, bu durum bir yozlaşma göstergesidir. Toplumun güven duyduğu mekanizmalar birer birer yok edildikçe, insanlar gündüz kuşağı programlarında adalet arar hale geldi. Bu tablo, içinde bulunduğumuz çöküşü açıkça ortaya koyuyor.”
Meclis’teki bu tartışmalar, toplumun ahlaki yapısı ve medya üzerindeki etkisi üzerine önemli bir gündem oluşturdu. Taraflar, hem dil hem de içerik konusunda daha dikkatli olunması gerektiği görüşünde birleşti.