Saadet Partisi Konya İl Başkanı Hüseyin Saydam Konya'da başlayacak oyunlarla ilgili "Önümüzdeki günlerde şehrimiz 5. İslami Dayanışma Oyunları adı verilen bir organizasyona ev sahipliği yapacak. Hayırlı olsun. Tabiî ki Müslüman Ülkelerin bir araya gelip her alanda işbirliği yapmasını önemsiyoruz" cümlelerini kullandı.
Saydam, oyunlarla ilgili düşüncelerini şu cümlelerle dile getirdi:
Milli Görüş olarak İslam Birliğinin mutlaka kurulması gerektiğini, İslam Ortak Pazarının, İslam Birleşmiş Milletlerinin, İslam Ortak Parasının olması gerektiğini hatta Müslüman Ülkeler ortak barış gücünün kurulması gerektiğini her seferinde söylüyoruz.
Hatta kısa dönem iktidar ortaklıklarımızda hızlı bir şekilde bunun ete kemiğe bürünmesi için adımlar attık. Bunun en önemlisi de D-8 oluşumudur. Tabi ki bu iktidar batı sevdasından, AB sevdasından, Amerika sevdasından öte bir adım atmadı. D-8'e de gereken önemi vermedi.
Önem veriyoruz algısı oluşturuyorlar ve her işte olduğu gibi burada da dayanışmanın eğlence kısmına talip oldular. Bu meselede de yine mütedeyyin hassas Konya Halkımızı "işte gördüğünüz gibi İslam Ülkeleri arasında dayanışma yapıyoruz" algısı oluşturuyorlar.
Şimdi samimiyet vakti! Zaman zaman "İslam Ülkeleri bir araya gelmeli ve batı blokuna karşı en azından bir yaptırım gücü olmalı" dediğimiz zaman "kiminle? hangi İslam ülkesi ile, ortada İslam Ülkesi mi var?" diye soruyorsunuz ya! İşte İslam Ülkeleri.
İşte şu oyun oynayacacağınız, olimpiyat düzenlediğiniz İslam Ülkeleri var ya işte onlarla kuracağız İslam Birliğini. Oyun oynamayacağız. Oyun kuracağız! AB, ABD, israil, Çin, Rusya coğrafyamıza oyun oynarken, biz oyunda oynaştayız. (Tabi ki yeri gelince o oyunda oynanacak.)
AB peşinde koştuğunuz kadar şu İslam Ülkelerini bir araya getirmek için koşsaydınız, bu eforu orada harcasaydınız, en azından şu "dış güçler" masalını dinlememiş olacaktık.
Dönem dönem gidip Katar Şeyhlerine, S.Arabistan Prensine, BAE Şeyhine el açıyorsunuz ya. Bunun için dün söylemediğimizi bırakmadığımız adamlarla bugün normalleşmek için efor sarfediyoruz ya, işte bunların hiç birine gerek kalmayacaktı. Neyse bu bile büyük bir gelişme!