Pandemi sürecinde öğrencilerin psikolojisi sarsıldı

Salgının başlarından itibaren okulların kapatılması, online eğitime geçilmesi ve sonrasında sokağa çıkma kısıtlamaları ilan edilmesi ile evde kalma gerekliliği artan öğrencilerde engellenmişlik duygusunun yoğun yaşanmasına neden olabiliyor. Pandeminin, evde kalan öğrencilere etkisinden bahseden Psikolog Psikoterapist Sema Kavak, gazetemize özel açıklamalarda bulundu.

“ÖĞRENCİLER OLUMSUZLUĞA KATLANDI”

Pandemi döneminde herkesin zorunlu bir şekilde eve kapandığını ve tam kapanma sürecinde üniversite öğrencilerinin etkilediğini aktaran Kavak,  “Üniversiteyi kazanmak demek özgürlük, sosyal çevre anlamına geliyordu ve maalesef bunlar engellenmiş oldu.  Ailesiyle sorun yaşayan öğrenciler bir sürü olumsuzluğa katlanmak zorunda kaldı. Öğrencilerin psikolojisi engellenmişlik duygusuyla daha da sarsıldı. Ama her uzaktan eğitime maruz kalan öğrenci aynı stres belirtilerini göstermedi. Öğrenciler şöyle düşünmeliler;  Bu pandemi dönemi benimle birlikte tüm üniversite öğrencilerinin başına geldi. Bunun farkına varıp bununla baş etme noktasında şu anda ne yapabilirim? Üniversitem online eğitimle devam ediyor. Derslere girmem gerekiyor.  Pandemi, benim öğrenme isteğime engel olmamalı. Ama bu şartlar içerisinde kendimi iyi hissettirecek ne yapabilirim diye düşünüp hayatlarına devam etmeliler” ifadelerine yer verdi.

“ÖNEMLİ OLAN ŞEY KİŞİSEL GELİŞİM”

Üniversite sayısının son dönemdeki artışına dikkat çeken Kavak şunları söyledi: “Üniversitelerin verdiği eğitimler zaten tartışılır durumdaydı.  Gençler ülkedeki diplomalı işsiz sayısının zaten farkındaydı. Ama bile bile bir üniversiteye gitmek, diplomayı almak istiyorlar. O diploma zaten kişiye bir meslek ya da yeterlilik kazandırmıyor, belki bunu öğrenmiş oldular. Sorgulayan gençlik olması ve buna karşı aktivist bir tarafın gelişmesi çok daha güzel olur. Önemli olan kişinin okuyorken de gelişimine devam etmesi.  Yani tek bir alanda ya da üniversitede verilen tek bir eğitime bağlı kalması değil. Canlı derslerinize normal örgün eğitimdeki gibi katılın. Ancak öğrenmeniz gereken, yapmak istediğiniz işin gereklilikleriyle ilgili kendinizi geliştirecek kurslar, seminerler sertifikalar peşinde koşmak zorundasınız. İster örgün ister uzaktan eğitim olsun fark etmiyor.”

“EĞİTİMİN İÇERİĞİNİ SİZİN EKSTRA ÇABANIZ DOLDURUR”

Her şeyden önce kişinin kendine odaklanabilmesinin önemini vurgulayan Kavak, öğrencilerin bugüne kadar yapmadığı, denemek istediği ama zaman ayıramadığı birçok şey için deneme fırsatı sunduğunun altını çizdi. Kavak, “Evde çok büyük boşluk var, kaliteli her şeyle değerlendirilebilir. Hobilere zaman ayırarak geçirilebilir. Kendine doğru yolculuk dediğimiz içsel yolculukla kişi kendini keşfe çıkabilir.  Bunlara odaklanabilirsiniz. ‘Ben ne yapmak istiyorum’ demeli ve şartların elverişli olanına odaklanmak zorundayız. Hepimiz çok kıymetli ve değerliyiz. O yüzden bireysel olarak kendi üzerimize düşen sorumluluğu alıp iç dünyamızı keşfetmeliyiz  Okuduğumuz bölümü isteyip istemediğimizi de sorgulamamız gerekiyor. Eğitimin içeriğini sizin ekstra çabanız doldurur. Bu durum örgün ve uzaktan eğitim için de geçerli. Eğer gerçekten bir şeye sahip olmak istiyorsanız çabalamak zorundasınız. Çabalamayı bırakmayacaksınız” diye konuştu.