Geçtiğimiz ay tam 2 milyon 866 bin 7 kişi, MHRS üzerinden randevu aldığı halde muayene olmaya gelmedi. Covid ve mevsime bağlı hastalıklar sebebiyle yoğunluk yaşayan sağlık sisteminin randevu alıp hastaneye gitmeyenler yüzünden kilitlenme riski yaşadığını belirten Sağlık-Sen Konya Şube Başkanı Ahmet Uzunay, randevu alıp da randevusuna gitmeyen yüzde 30'luk bir kitle olduğunu söyledi. Bu durumun hastanenin işleyişini bozduğunu dile getiren Uzunay, randevu alınan Merkezi Hekim Randevu Sistemi'nin (MHRS) çok kolay ve kullanışlı bir uygulama olduğunu ifade etti. Uzunay, "Eskiden sabahtan randevu için sıramızı alıyorduk, ne kadar bekleyeceğimiz belli değildi. Fakat şimdi muayene için saat değil dakika veriyorlar. Ama insanlar MHRS'den randevu talep ettikten sonra randevusuna gelmiyor. Daha öncesinden mi işini hallediyor, karar mı değiştiriyor ya da bir anda iyileşiyor mu bilmiyoruz ama randevusuna gelmiyor. Yüzde 3 olur, yüzde 5 olur tolere edilebilir. Ama yüzde 30 çok yüksek bir oran. Bu durum hastanenin işleyişini de bozuyor" şeklinde konuştu.

"CAYDIRICI CEZALARIN OLMASI GEREKİYOR"
Randevuya gelmeyenler ve erkenden gelip sıra bekleyen hastalar arasında büyük boşluklar olduğunu aktaran Uzunay, "İnsanlarda bugün hastaneye gidemediysem başka bir gün giderim rahatlığının oluşması bu duruma yol açıyor. Hekim de gelmeyen hastanın yerine bir başkasını alıyor, MHRS'den randevu alıp da bekleyen hasta rahatsız oluyor. Vatandaş randevuya gelmediyse iptal ettirmesi gerekiyor ki başka bir ihtiyacı olan hasta sağlık sisteminden faydalanabilsin. Sistemi de zorlayan bir durum. Özellikle sıra bulunması zor olan klinikler için sağlık sistemini sekteye uğratıyor. Bir kişi yüzünden birçok alan mağdur ediliyor. Bir kişinin randevu sistemindeki duyarsızlığından dolayı birçok insanın sağlığa erişimi engelleniyor. Bu durumda hastanın randevuya neden gelmediği araştırılmalı. Hasta randevuya nedensiz gelmiyorsa da bunun bir caydırıcı cezası olması elbette gerekiyor. Eğer ceza verilecekse de vatandaşların sağlık konusunda mağdur edilmemesi lazım. Çünkü insan sağlığı en önemli şey” dedi.
"ASIL SORUN SINIRSIZ RANDEVU HAKKI"
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alper Şener ise grip ve nezle şikayeti ile hastanelere başvuruda artış yaşandığını aktardı. Hastanelerdeki asıl sorunun sınırsız randevu hakkı olduğunu belirten Prof. Dr. Alper Şener, "Bir hasta aynı günde istediği kadar aynı branştan hekime/ hastaneye randevu alabiliyor. Bu durum da suiistimale açık, çünkü randevuya gelmeyene bir yaptırım yok. Caydırıcı bir yaptırım olmalı. Çünkü belki daha önemli bir hastanın hekime ulaşmasını önlüyor. Hastanelerdeki bir diğer sorun ise her şey için acile başvurma veya sıra alınamayan durumlarda acile başvurma. Acil servislerde istemsiz bir yoğunluk oluyor. Bunu vatandaşı bilinçlendirerek çözebiliriz. Sağlık sonuçta bir ihtiyaç, kimsenin kasten bir randevu alıp gitmemeyi planladığına ben inanmak istemiyorum. Dolayısı ile kurunun yanında yaşın da yanma ihtimaline karşı, bilinçlendirme ile hep birlikte çözüme ulaştırırız diye ümit ediyorum " şeklinde konuştu.

"GÜNÜN TÜM RANDEVULARI AKSIYOR"
Diş Hekimi İlker Yiğit de özel sektörde randevusu olan hastanın gelmemesi halinde hekim için zaman kaybının yaşandığına dikkati çekti. Randevusu olan hasta gelmeyince günün tüm randevularının aksadığını ifade eden Yiğit, şu ifadelere yer verdi: “Hasta gelmeyince doktorun diğer hastasını sıraya alması gerekiyor. Bu sefer de randevuların hepsi aksıyor. Özel hastanelere bakıldığında hastayı beklerken buradaki vaktimiz boşa geçiyor, diğer hastaların da işlemleri aksıyor" dedi. Devlet hastanelerinde randevuların geç verilmesi halinde hastanın özel sektörden randevu aldığını ifade eden Yiğit, "Hasta bir ağrısı varsa muhakkak randevuya geliyor. Bazen devlet hastanelerinde randevular geç veriliyor. Hasta devletten randevu alamayınca özel sektöre geçiyor. Orada da işlemini daha hızlı bir şekilde çözdürmeye çalışıyor. Bu sefer de devletteki randevusunu aksatıyor" dedi.
