Resme adanan bir ömür #Röportaj
Ömrünü resim sanatına adayan hatta bu yolda memurluktan istifa eden Konya’nın tanınan Ressamlarından Ali Sami Büyükyağcı, Konya’da sanata dair izlenim, gözlem ve birikimlerini paylaştı
Sanata ve sanatçıya olan ilgisizlikten yakınan Büyükyağcı, Konya’da bir “Sanat Sokağı” hayalinin gerçekleşmesini istiyor. Birçok kişisel sergiye ve etkinliğe imza atan Büyükyağcı, şu sıralar Mevlana Kültür Merkezi’nden açtığı standında eserlerini sergiliyor
Ali Sami Büyükyağcı sizi tanıyabilir miyiz?
Konya doğumluyum. İlk orta ve lise öğrenimimi Konya’da tamamladım. Eğitim Fakültesi’nde Fizik, Kimya, Biyoloji Bölümü kazandım. Aynı yıl içerisinde resmi daireye memur olarak girip düğün yapıp evlenince okul biraz aksadı bu nedenle bırakmak zorunda kaldım. Emlak dairesinde 5 yıl çalıştıktan sonra resimden vazgeçemeyeceğimi ve daha cazip olduğunu anladığım için istifa ettim. Konya’da resim atölyemi açarak resim ve tabela reklamcılığı yapmaya başladım.
Resim nedeniyle memurluktan istifa ettiniz. Resim sanatına olan merakınız ne zaman başladı?
İlkokul yıllarından beri resim sanatına merakım ve sevgim vardı. Hiç kopmadım, içten gelen güzel bir tutkuydu. Hatta okul yıllarımda tabaklar, tahta kaşıklar, alimyumlar ve bakır üzerine Mevlana veya semazen resmi çizerek turistik dükkânlara satıyordum. Bu şekilde aile bütçesine katkıda bulunuyordum. O dönemde İş Bankası’nın bulunduğu yerden Mevlana türbesine kadar olan kısımda hem kuyumcu hem de turistik eşyalar satan dükkânlar bulunuyordu. Benim yapmış olduğum resimleri de yerli ve yabancı turistler bu dükkânlardan alıyordu.
Kendi kişisel sergileriniz açtınız mı? O dönemde açılan sergilerde destek görebildiniz mi?
Evet, çok sayıda Konya, Ankara, İstanbul’da kişisel ve karma sergiler açtım. Lise ikinci sınıfta eski Belediye Sarayı’nda bir sergi açmıştım. O dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Hilmi Nalçacı özelikle çok destekledi. Allah rahmet eylesin. Kendisi Paris’ten gelirken Ankara’da trafik kazasında öldü. Büyük destekler verdi. Onunla da güzel anılarım var.
Eski Başkan Ahmet Hilmi Nalçacı ile bir anınızı anlatır mısınız?
O dönemde eski Belediye Sarayı’nda açtığım sergimde resimleri için bir fiyat listesi belirlemiştim. Başkan Nalçacı, beni çağırdı. Listeye baktıktan sonra yırtıp attı. Öyle yapınca kendimi kötü hissetti. Beklemediğim bir hareketti. Kendisi bir kâğıda bir şeyler karalayıp verdi. Kağıda baktım benim yazdığım fiyatların on mislini yazmış. Bana döndü; ‘fiyatları böyle yaz ve öyle as’ dedi. Tabii bu arada arkadaşlar bu adam dalga geçiyor diye düşündü. Bende biraz ukalalık edip fiyatları değiştirmedim. 3 gün sonra beni tekrar çağırdı. Fiyatları değiştirmediğim için kızdı. İşin ciddiyetini anladıktan sonra fiyatları değiştirdim. 1 hafta içerisinde Konya’nın bilinen iş adamları sergime gelerek benden resim almaya başladı. O zaman tablolarımın tamamı satıldı. Bu şekilde çok büyük destek sağlamıştı. Bunu unutamıyorum.
Konya’da açılan sergileri nasıl değerlendiriyorsunuz? Gösterilen ilgi nasıl? Sergi alanı konusunda sıkıntı yaşanıyor mu?
Son zamanlarda sergilere katılmıyorum. Geçmişe göre kıyaslarsak ilgi az destek yok, diyebilirim.
Konya Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Akyürek, benden bir tablo aldı. Sergi alanı konusunda sıkıntı yaşandığını düşünmüyorum.
Peki, şu anda hangi resimleri yaparak para kazanıyorsunuz?
Vatandaş şu anda bizi portreye yönlendirdi. Herkes kendi portresini çizdiriyor. Portrenin her türlüsünü yapıyoruz. Ancak insanlar ucuz olsun diyerek daha çok karakalemle olanı tercih ediyorlar. Şu anda model olarak ya da fotoğraftan yapıyorum.
Fotoğraftan da yaparak çalışıyorum. Modelden çalıştığımız daha çabuk olur ancak fotoğraftan çalıştığımız biraz daha uğraştırır birebir benzer.
Resim için özel ders aldınız mı?
Hayır, kimseden ders almadım. Ancak lise yıllarımda 1 sene kaybım olduğu için 1 yılı boş geçirmek icap etti. Bu arada Ankara’nın meşhur ustalarında Hayri Uras Altınfırça Konya’ya gelmiş, ressam arıyormuş. Konya’nın eski ressamlardan Öğretmen Ferit Ülgen hoca da beni tavsiye etmiş. Beni buldular ve bir örnek istedi, verdim. Uras hoca, ‘bunu sen yapamazsın’ dedi. İnanamamıştı, o 1 senelik dönemde Hayri Uras Bey’in atölyesinde ağırlık olarak ticari resimler yaptım. Yani aklınıza gelebilecek her türlü objeyi masa üstüne koyup bakarak yapıyordum.
Resim yapmak doğuştan mı sonradan kazanılan bir yetenek mi?
Şair olmak nasıl insanın içinden geliyorsa benim de içimden geliyor resim yapmak. Bir istek bir arzu var. Yemek içme arzusu gibi… Maddiyatı göze almadan bir şeyler üretiyoruz, doğuştan olduğunu söyleyebilirim.
Burada açtığınız standınızda yeterli ilgiyi görebiliyor musunuz?
Buraya ilk geldim sonra ayrılma gereği duydum. Büyük boy resimlerim vardı. Onları her yere koyamıyorum, baktım onlar satılmıyor. Diğer arkadaşlara bakıyorum, harcı âlem şeyler satıyorlar. Hal böyle olunca küçük işlerimiz olmaya başladı. Küçük boy resimler yapıyorum. Büyüklerden satamadım, geçmiş dönemde yabancı turistler aldı. Şu anda burada 1 veya 2 aylık yeniyim. Şu anda hobi olarak bu stanta çalışmalarıma devam ediyorum.
Yerel yönetimlerden destek gördünüz mü?
Belediye en güzel desteği bu stantları açarak bize de yer verdi. Daha önce ücretsizdi. Ancak aylık 80 lira ödüyorduk. Stant sahiplerinin sattığı ürünler kirayı karşılamayınca 80 lirayı biraz daha düşürdüler. Tabii dışarıdaki belediyelerin desteği biraz daha fazla oluyor, ama bu da büyük bir destek diyebilirim.
Sanat adına Konya’da ne olmasını istersiniz?
Tabii bir sanat sokağımız olsa güzel olur. Bu sokakta tüm sanatçıların yaptığı işler değerlendirilir görülür. Bu fikri üniversite hocalarına söyledim ancak bazıları ‘ biz sokak sanatçısı mıyız’ dedi. Tabii onların içinde de cazip görenler ve görmeyenler var. Kore’de de çalıştım halbuki dünyanın en büyük ressamları sokaklardan çıkıyor. Yani dünyanın her yerinde resim sanatının kaderi aynı diyebilirim. Geçmişte bu konuda girişimlerimiz istişarelerimiz oldu ancak bir türlü olmadı.Sahil kasabalarında köylerinde sanat sokağı var ama Konya gibi büyük bir şehirde yok. Üzücü bir durum “Sanat Sokağı” Konya için şarttır. Sanatçılar ve yazarlar arasında maalesef bir birlik yok. Artık benden geçti ancak gelecek nesiller için istiyorum. Gençler ve çocuklar etrafta bu sanatsal faaliyetleri görsünler. Güzel şeylere özensinler çünkü sanatla uğraşan insandan zarar gelmez. Destek istiyoruz. Bu işe gerçekten gönül vermiş olan insanlara çünkü onlar maddiyatı arka plana iterler.(Melek Sarıtaş)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.