TBMM Genel Kurulu’nda CHP grubu tarafından diyabet hastalarının sorunlarının araştırılması amacıyla Meclis başkanlığına verilen Meclis araştırması önergesi görüşüldü.
Konu ile ilgili yapılan görüşmelerde muhalefet gruplarından yapılan açıklamalarda diyabet ile ilgili bütün kuruluşların sensör kullanımını önerdikleri, glikoz ölçüm sensörlerinin geri ödeme kapsamına alınması gerektiği ifade edildi.
AK Parti Konya Milletvekili Abdullah Ağralı, konu ile ilgili muhalefetin açıklamalarına ve iddialarına yanıt verdi.
AK Parti Konya Milletvekili Ağralı konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
Tip 1 diyabet çocukluk çağı şeker hastalığıdır, bir başka adı insüline bağlı şeker hastalığıdır. Şimdi, biz, AK Parti Grubu olarak prensip olarak bu sensörlerin ödenmesini destekliyoruz, tıbbi açıdan destekliyoruz, bunu söylemek istiyorum. İnşallah yakın zamanda hem Sağlık Bakanlığımızın hem Çalışma Bakanlığımızın çalışmaları tamamlanacak ve çocuklarımıza müjdeli haberleri vereceğiz. Tabii, bu teknik bir konu, bunun siyasetin üzerinde değerlendirilip tartışılmasında fayda görüyorum.
Şimdi daha önceki dönemlerde ben 3,5 yaşından itibaren çocuğu şeker hastası olan bir tıp doktoruyum, neler yaşandığını biliyorum. Keşke, bağlı bulunduğunuz Sosyal Güvenlik Kurumunun başındayken Sosyal Güvenlik Kurumu olmadan şeker hastası çocukların nasıl hastane acillerinden döndüğünü ya da Sosyal Güvenlik Kurumu hastanelerinde nasıl icralık olduklarını ya da bulunduğunuz kurumdaki şeker hastası çocukların şartlarının iyileştirilmesiyle ilgili en ufak iyileştirmeye dayalı bir çalışmanın olduğu örneğini getirebilseydiniz.
Şu anda, Türkiye'de 18 yaşının altındaki tüm çocuk hastalarımızın olduğu gibi şeker hastası çocuklarımızın da Sosyal Güvenlik Kurumuna bakılmadan tüm takip, tedavileri ödenmektedir; karşılıksız ödenmektedir.
Şimdi, bu sensör meselesiyle ilgili birkaç şeyi daha söylemek istiyorum, içimizde hekim arkadaşlar var. İnsülin pompası tıbbi açıdan değerlendirilmesi gereken bir konu. Eğer çocuğun adaptasyonu, ailenin adaptasyonu bu cihazın kullanılmasıyla ilgili bir yatkınlığı varsa, çocuğun şeker takibinde sıkıntı varsa tıbbi heyetle bu cihaz zaten ödenmektedir. Şimdi, cihaz pompası taktığınız zaman pompa tıkandı, çocuk şeker komasıyla geldi. Peki, bunun vebali kime ait olacak? Yani şimdi, bu konu ajite edilecek bir konu değil. Bunun bilimsel olarak değerlendirilmesi taraftarıyım.
Şu anda sensör konusunda teknik çalışma şudur: Bir, bu cihazların tıbbi cihaz kapsamına alınması. İki, sosyal güvenlik kapsamında ödenmesi ve buna bağlı birtakım cihazların tespitiyle ilgili, kalibrasyonların yapılmasıyla ilgili çalışma bittikten sonra, inşallah yakın zamanda çocuklarımıza bu müjdeli haberi vereceğiz.
Ben gerçekten şunu da desteklemek isterim: Çocukluk çağı şeker hastalığı tıbbi açıdan büyük bir problem olmaktan çıktı elhamdülillah. Bu, sağlıkta dönüşümün göstergesidir.
Ancak Tip 1 diyabetli çocukların eğitim sürecinde yaşadıkları sorunlarla ilgili, okul hayatındaki çalışmaları, okul hayatının devamı, oradaki beslenmesi, şeker takipleriyle ilgili bir çalışmanın doğru olacağı kanaatindeyim.