Konya’da, “Göç ve Göçün İzleri” başlıklı sempozyum düzenlendi. Selçuklu Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinlikte, göçün tarihi, kültürel ve sembolik boyutları ele alındı.
Sosyolog, Aile Danışmanı ve Yazar Hatice Ay, Dr. Öğr. Üyesi Gülçin Balat ve Moda ve Stil Danışmanı Serviye Mutlu programda konuşmacı olarak yer aldı.
“Sempozyum, Ortak Geleceğimizi İnşa Eden Bir Vizyon Buluşması”
Programda konuşan Sosyolog Hatice Ay, sempozyumun yalnızca akademik bir etkinlik olmadığını, aynı zamanda ortak hafıza ve geleceğe dair bir vizyon çalışması olduğunu söyledi.
“Bugün başlayan 4. Uluslararası Balkanlar Göç ve Göç İzleri ve Türkoloji Sempozyumu, bir akademik etkinlikten çok daha fazlası. Bu, ortak hafızamızı onurlandırdığımız kadar, ortak geleceğimizi de inşa ettiğimiz bir vizyon buluşmasıdır.” ifadelerini kullandı.
“Fier Dostluk Hastanesi, Bir Armağandan Daha Fazlası”
Ay, sunumunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde kurulan Türkiye–Arnavutluk Fier Dostluk Hastanesini örnek olarak ele aldı.
Ay, “2019 depremi ve Covid-19 salgınında zor günler geçiren Arnavut halkının yanında olduk. Bu hastane, sıradan bir armağan değil; iki toplumu birbirine bağlayan kalıcı bir gönül köprüsüdür. Bu, armağanın diyalektiği dediğimiz derin bir ilişki biçimidir” ifadelerini kullandı.
Ay, sağlık diplomasisinin uluslararası barış dili olduğunu belirterek, hastanenin “şifa ve hizmet diliyle kurulan modern bir dostluk mirası” olduğunu vurguladı.
“Şaman Sembolleri, Göçün Kültürel İzlerini Taşıyor”
Sempozyumda konuşan Moda ve Stil Danışmanı Serviye Mutlu ise, Orta Asya’dan Balkanlara uzanan göçlerin kıyafet ve semboller üzerindeki etkisini anlattı.
“Milattan önce Türkler tarafından uygulanan Şamanizm, evreni gök, yeryüzü ve yeraltı olarak üçe ayırıyordu. Şamanlar; doğa, insan ve ruhlar arasındaki bağı güneş, kartal, koç ve kayın ağacı gibi sembollerle ifade ediyordu.”
Mutlu, bu sembollerin sadece dini ritüellerde değil, el sanatları, halı-kilim motifleri ve giyim unsurlarında da günümüze kadar taşındığını söyledi.
“Balkanlarda Gelenek Hâlâ Yaşatılıyor”
Mutlu ayrıca, Balkan coğrafyasında bu kültürel mirasın Kukeri ve Surva festivalleri aracılığıyla yaşatıldığını belirtti.
“Bulgaristan başta olmak üzere birçok bölgede kötü ruhları kovmak ve bereket getirmek amacıyla yapılan bu festivallerde, şaman kültürüne özgü hayvan başlıkları, postlar ve çıngıraklar kullanılmaktadır. Bu da kültürel devamlılığın güçlü bir göstergesidir” dedi.
