15 Temmuz 2016 gecesi yayınları susturmak isteyen darbecilere karşı gösterdiği direnişle gazi olan Sergili, aradan geçen yıllara rağmen o anları ilk günkü tazeliğiyle hatırlıyor. Vücudunda hâlâ taşıdığı şarapnel parçaları, onun için verilen madalyalardan daha anlamlı.
Darbe girişimi sırasında iki çalışma arkadaşını şehit veren, kendisi de ağır yaralanan Sergili, yaşananları tüm açıklığıyla anlattı. TÜRKSAT yerleşkesinde güvenlik amiri olarak görev yapan Sergili, mesai sonrası evindeyken televizyondan yaşananları öğrendi. Bombalanan Özel Harekat Daire Başkanlığı’na yakın bir noktada oturan Sergili, küçük kızının korkusuna rağmen görev yerine gitmekte tereddüt etmedi.
O gece devlet televizyonlarından yapılan ilk açıklamaların ardından mesai arkadaşlarıyla haberleşerek hızla kuruma geçti. Kurum çevresinde alınabilecek tüm güvenlik önlemlerini alan ekip, kısa süre sonra karartma uygulayarak olası saldırıya karşı hazırlık yaptı. Ancak gece saatlerinde karanlıkta yaklaşan helikopterden açılan ateşle çatışma başladı.

İlk yaralanmasını helikopterin açtığı ateş sonucu bacağına isabet eden şarapnelle alan Sergili, kısa süre sonra ikinci bir helikopterden inen askeri timin saldırısına da maruz kaldı. Burada da ikinci kez yaralanmasına rağmen görevinden vazgeçmeyerek çatışmaya devam etti. Tüm bu çabaya rağmen TÜRKSAT’a giren darbeci askerler yayınları kapatmak için baskı yaptı, ancak teknik ekip ve güvenlik personeli direnişi sürdürdü.
Olaylar sırasında TÜRKSAT çalışanları Ahmet Özsoy ve Ali Karslı ise darbeci askerler tarafından açılan yaylım ateşiyle şehit edildi. Özsoy’un telsiz konuşmalarından Sergili’nin yaralandığını duyduğu ve yardım için kuruma gelmeye çalıştığı öğrenildi. Sivillerin araçla geldiği uyarısına rağmen araca ateş açılması sonucu iki kişi hayatını kaybetti, bir kişi yaralı kurtuldu.

Sergili, yaşanan bu kaybın kurum hayatında derin izler bıraktığını ifade etti. Şehitlerden biri olan Ali Karslı’nın çocuklarının aynı kurumda çalışmaya devam ettiğini, bu nedenle her gün o geceyi hatırladığını dile getirdi. Bu yoğun duygusal yükün, kendisinin erken emekli olma kararında etkili olduğunu belirtti.
Devlet tarafından kendisine verilen plaketler ve nişanların değerli olduğunu ifade eden Sergili, en büyük madalyasının ise bedeninde taşıdığı şarapnel parçaları olduğunu söyledi. Karın boşluğu ve bacaklarında toplam yedi şarapnel parçası bulunduğunu belirten Sergili, 15 Temmuz’un hafızasından hiç silinmediğini vurguladı.
Konya’nın yetiştirdiği bu sessiz kahraman, vatan savunmasının sadece cephede değil, yayın odalarında ve kurum girişlerinde de verildiğini gösterdi. Aradan geçen zamana rağmen taşıdığı izlerle o geceyi hatırlamaya ve hatırlatmaya devam ediyor.