Çocukluk yıllarından bu yana Amerikan otomobillerine ilgi duyduğunu belirten Özgenç, klasik araçların sürüş keyfi ve verdiği güven duygusunun modern otomobillerden farklı olduğuna dikkat çekti. Kullandığı Chevrolet Impala’nın süspansiyon sistemi ve yol tutuşunun günümüz araçlarından ayrıldığını vurgulayan Özgenç, “Bu araçlarda ABS gibi modern sistemler yok. Frenleme tekerlek marifetiyle yapılıyor ama buna rağmen sürücüye daha güvenli bir sürüş hissi veriyor” dedi. 3500 motor hacmine ve V8 motora sahip olan 1974 model Impala’nın hâlen Türkiye’de ve Amerika’da alım-satımının yapıldığını ve yollarda aktif olarak kullanıldığını ifade etti.

Benim için bir yaşam biçimi
Serbest meslek sahibi olduğunu söyleyen Özgenç, klasik otomobil tutkusunun kendisi için bir yaşam biçimi olduğunu belirterek, “Bu arabaya binmezsem psikolojim bozuluyor. Günlük hayatta ne kadar sorun yaşarsam yaşayayım, direksiyonuna geçtiğim anda stresim kayboluyor” diye konuştu. Aracının bakımını da imkânlar ölçüsünde kendisinin yaptığını dile getirdi.

Konya’da çok sayıda klasik araç var
Konya’da çok sayıda klasik otomobil bulunduğunu dile getiren Özgenç, ancak trafik yoğunluğu ve parça temini sıkıntısı nedeniyle bu araçların çoğunun kapalı garajlarda tutulduğunu söyledi. Klasik araç sahiplerinin araçlarını daha çok trafiğin yoğun olmadığı saatlerde kullandığını belirten Özgenç, yurt dışından temin edilen yedek parçaların da bu hassasiyetin önemli bir nedeni olduğuna dikkat çekti.
İmpala’yı hiçbir lüks araçla değişmem
Klasik otomobillere olan bağlılığını sözleriyle özetleyen Özgenç, “Bu araçtan aldığım keyfi hiçbir lüks otomobilden alacağımı düşünmüyorum. Bana hangi lüks aracı verirlerse versinler, Impala’mı asla değiştirmem” ifadelerini kullandı.