Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden derlenen bilgilere göre, son 10 yılda evlenen çift sayısı yüzde 7,09 gerileyerek geçen yıl itibarıyla 596 bin 459 oldu. 2008 yılında bu rakam 641 bin 973 olarak kaydedilmişti. Söz konusu dönemde boşanan çift sayısında ise yüzde 28,9 artış görüldü. Buna göre 2008 yılında 99 bin 663 olan boşanma sayısı geçen yıl sonu itibarıyla 128 bin 411'e yükseldi.Boşanma sayısı 2009 yılında 114 bin 162, 2010 yılında 118 bin 568, 2011'de 120 bin 117, 2012'de 123 bin 325, 2013'te 125 bin 305, 2014'te 130 bin 913, 2015'te 131 bin 830, 2016'da 126 bin 164 düzeyindeydi. Böylelikle 10 yılda boşanan toplam çift sayısı 1 milyon 218 bin 458'e ulaştı. Öte yandan geçen yıl nüfus oranlarına paralel en çok boşanma 28 bin 175 ile İstanbul'da gerçekleşti. Ardahan ise 46 ile son sırada yer aldı. Konya'da da ise bu sayı 3 bin 525'i buldu. Evlenen çiftlerin sayısı ise 2016 yılında 594 bin 493 iken 2017 yılında yüzde 4,2 azalarak 569 bin 459 oldu.

“EVLİLİKLERİN AZALMASININ İLK NEDENİ EKONOMİK SEBEPLER”
Avukat Yasemin Bezirci evlenen çiftlerin sayısında görülen yüzde 4,2 azalmasının pek çok sebebi bulunduğunu söyledi. Yasemin Bezirci, “Bu sebeplerin başında ekonomik nedenler gelmektedir. Dolayısıyla ekonomik sebepler evliliklerin azalmasının ilk nedeni fakat nedenler sadece bununla sınırlı değil! Günümüzde insanların sorumluluk almaktan korkması, karşılıklı güven sorunları ve diğer yandan iş hayatında ki uyumsuzluklar da evlilik önünde ki engeller arasında yer alıyor. Evlenmek isteyen çiftlerin tayin durumları, çoğu zaman eş mazeretiyle sabit kalamamaları da çiftlerin evliliğe adım atamayışında ki ciddi sebepler arasında bulunuyor” diye konuştu.
“BOŞANMALAR SOSYAL MEDYANIN YANLIŞ KULLANIMINDAN KAYNAKLANIYOR”
Boşanmalarda görülen artış ile ilgili olarak da görüş belirten Avukat Yasemin Bezirci, boşanmaları gören kişilerin evlenmek istemediğini dile getirdi. Yasemin Bezirci, “Kadına yönelik şiddet son zamanlarda artmış durumda ve önüne geçilmesi oldukça zor gözüküyor. Bu durumda kadınlar tabii ki boşanma yolunu tercih ediyor. Son zamanlarda yaygınlaşan diğer bir sebep ise sosyal medyanın fazla ve yanlış kullanımından kaynaklanıyor. Kişilerin sosyal medya sebebiyle beklentileri artıyor. Bu da ister istemez diğer insanların kıyaslama yapmalarına neden olup kişilerin beklentilerini yükseltiyor. Diğer yandan ise sanal ilişkiler kuruluyor.Bazen gece yarısı gelen bir arkadaşlık isteği kıskançlık kavgasına, ardından güven sorunlarına, en son boşanmaya sebep olabiliyor. Geçim sıkıntısı evliliklerde geçimsizliğe neden oluyor. Ekonomik nedenlere iş-kariyer planlamaları ve çalışma şartları da dahil. Eşler tayin olamaması sebebiyle farklı şehirlerde yaşıyor ya da geç saatlere kadar çalışılması gereken iş yerlerinde çalışıyorlar. Bu da bir süre sonra iletişimlerinin kopmalarına, yanlış anlaşılmalara ve dolayısıyla boşanmalara sebep oluyor. Genç yaşta yapılan evlilikler de boşanmayla noktalanıyor. İnsanlar evliliği dizilerde ki gibi hayal ediyorlar. Evliliği oyun sanıyor ve sorumluluklarını bilmiyorlar. Bu da sorumluluklarını yerine getirememelerine ve hayal kırıklığına yol açıyor” diye konuştu.
“EVLENMEYE TEŞVİK İÇİN DEVLET FAİZSİZ KREDİ SAĞLAMALI”
Boşanmaların önüne geçebilmek için neler yapılabileceği ile ilgili de bilgi veren Yasemin Bezirci, “Ekonomik olarak evlenmeye teşvik için devlet faizsiz kredi/fon vb. sağlayabilir. Ayrıca evli olan çiftler için destekleri arttırabilir. Ekonomik problemlerin önüne geçmek Türkiye’nin aile müessesesini korumak demektir. Evlilik birliğinin devamı içinse devlet eş durumundan mazeret konusunda daha ılımlı yaklaşımlar sergilemelidir. Sonuçta sabit çalışan kişinin başka bir yere gidip orada iş kurması günümüz şartlarında imkanlar dahilinde değildir. Bu sebepten ötürü devletin çalışanlarına eş durumuyla ilgili kolaylıklar sağlaması ve bununla ilgili düzenlemeler yapması hem evlilik oranını çoğaltacak hem de boşanmaların azalmasında önemli rol sağlayacaktır. Ayrıca kamu spotlarında evliliğin ne olduğunun anlatılması gerekiyor. İnsanlar evliliğin oyun olmadığını, belli sorumlulukları da beraberinde getirdiğini bilmelidir” şeklinde konuştu.
Muhabir: Gamze Erdoğan