Meram Tıp Fakültesinde öğrenci kongresi

Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Meram Tıp Fakültesi tarafından “Meram Tıp Fakültesi Öğrenci Kongresi” programı düzenlendi.

Meram Tıp Fakültesinde öğrenci kongresi
Yayınlanma:

Bir otelde düzenlenen programın açılış konuşmasını Meram Tıp Fakültesi Stajyer Doktoru Süleyman Taygurt yaptı. Üniversitenin her türlü imkanını kendilerine sunan Rektör Prof. Dr. Muzaffer Şeker’e teşekkür ederek başlayan Taygurt, “Bilim ve sanat itibar görmediği toplumları terk eder düsturuyla hareket ediyor, edep öğrenilmeden ilmin öğrenilemeyeceğini biliyoruz. Geleceğe daha umutla ve kararlılıkla baktığımız şu günlerde bilime, sağlığa ülkemiz ve tüm insanlık için gelecekte atılacak tüm adımlarda kongremizin büyük motivasyon kaynağı olacağını düşünüyoruz ” dedi.

Meram Tıp Fakültesi Dekanı ve Kongre Onursal Başkanı Prof. Dr. Celalettin Vatansev, üniversite ve tıp fakültesi hakkında genel bir bilgilendirme yaptı. Meram Tıp Fakültesinin 2016 yılında performans sıralamasında Türkiye dokuzuncusu olduğunu belirtip, fakültede bin 600 öğrenci, 400 araştırma görevlisi, 2 bin 250 üzerinde öğretim üyesi ve 2 binin üzerinde de sağlık çalışanı bulunduğu bilgisini verdi. Bölgenin sağlık güvencesi olmaya devam edeceklerini söyleyen Vatansev, kongre vesilesi ile bir araya gelmekten de memnun olduklarını sözlerine ekledi.
Memorial Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez ise, tıp alanının çok uzun ve zor olduğuna vurgu yapıp öğrencilerin hangi zorlu yollardan geçmeleri gerektiğinin üzerinde durdu. Tıp fakültesi öğrencilerinin ciddi bir özveri gösterdiklerinin altını çizen Sönmez, kongrenin başarıyla tamamlanmasını temenni etti.

“İşini seven ve çalışan insan her şeyi başarır”
Memorial Hastanesi Genel Cerrahi ve Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Münci Kalayoğlu da, “İyi ki doktor oldum. Çok zordu ama her dakikasından büyük mutluluk duydum. Sevmeniz lazım. Çalışmanız lazım. İşini seven ve çalışan insan her şeyi başarır. Öğrenmek isteyen insanların, emek veren insanların yapamayacakları hiçbir şey yoktur. Her birinize kolaylıklar diliyorum” diye konuştu.

“İnsanlığa hizmet etmekten mutlu olun”
NEÜ Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Türk sağlığına uzun yıllar hizmet etmiş ve gelecekte de hizmet edecek olan hocaları ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Kim bir iyilik yapar ve bu iyilik gelecek kuşaklara aktarılırsa bunun katlanarak devam edeceğine inanıyoruz. Bu anlamda hocalarımız da ülkemize sağlık alanında ciddi anlamda katkıda bulundular” dedi.

Sağlık alanında hızlı değişim ve dönüşümlerin olduğunu belirten Şeker, “Bireyin hekim olarak kendi başına başa çıkamayacağı şekilde, multidisipliner alanlarla işbirliği içerisinde ortaya koyduğu yenilikler, alanı daha yetkin ve geniş hale getirdi. Yapılan toplantılar, çalışmalar farklı disiplinlerle iç içe geçmekte ve sağlığın boyutu bizim klasik eğitim alanlarımızın dışına çıkmaktadır. Bu alanda ne yapılacaksa başka bilim disiplinleriyle birlikte yapılacak. Sizlerin de insanlığa hizmet etmekten mutlu olmanızı temenni ediyorum” diye konuştu.

Açılış programının sonunda NEÜ Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Prof. Dr. Münci Kalayoğlu ve Prof. Dr. Bingür Sönmez’e onur belgelerini takdim etti.

“Körfez savaşlarında yanık tedavisi zirve yaptı”
Açılış programının ardından sunumlara geçildi. İlk sunumu “Tıbbın Arasındaki Savaş Teknolojisi” konusuyla Prof. Dr. Bingür Sönmez yaptı. Sönmez, bir Alman nazi doktoru olan Josef Mengele’nin yaptığı acı verici ölümcül deneylerden bahsetti. Sönmez, “Genetik biliminin babası olarak bilinir ancak Yahudileri, çingeneleri, cüceleri ve ikizleri denek olarak kullanmıştır. İnsanların kafasını telle bağlayıp kafalarının ne kadar basınca dayanabileceğini bilimsel olarak tespit etmeye kalkmıştır” dedi.

Kunchi çivileri, göz içi lens cerrahisi, yanık tedavilerinin hep savaşlardan sonra ortaya çıktığını belirten Sönmez, “Körfez savaşlarında yanık tedavisi zirve yaptı. Fosforlu bombaların en mükemmelini İsrail kullanmıştır. Suda bile yanabilen bu bombalar Filistinlilere karşı çok cömertçe kullanılmış ve dünya da buna sessiz kalmıştır. Savaşlarda o kadar çok parçalanma oldu ki ortez ve protez cerrahisi de gelişti. Umarız ki savaşların son bulduğu, barışın hakim olduğu günleri daha çok anlatabiliriz” şeklinde konuştu.

“Organ nakillerinde başarı oranı arttı”
Karaciğer naklinde dünyanın en önemli birkaç isminden biri olan Prof. Dr. Münci Kalayoğlu da, yaptığı sunumda organ naklinin dünü ve bugünü hakkında bilgiler verdi. Karaciğer naklinin sadece ameliyatla ilgili bir işlem olmadığını vurgulayan Kalayoğlu, hazırlık ve nakil sonrası takip sürecinin de önemine dikkat çekti. Dünya tarihinde bu nakillerin önemine vurgu yapan Kalayoğlu, Türkiye’de eski dönemlerde başarı oranının düşük olduğunu şimdi ise karaciğer nakillerinde çok ciddi başarılara imza atıldığını söyleyip Konya’nın da bu başarılarda iyi bir yeri olduğunu kaydetti.
Kongre öğrencilerin sunumlarıyla 3 gün boyunca devam edecek.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.