TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Hulusi Ada, 7 Haziran Dünya Gıda Güvenliği Günü kapsamında yaptığı açıklamada, gıda güvenliğinin bir lüks değil, temel bir insan hakkı olduğunu belirtti. Ada, toplumların refahının sağlanmasında güvenilir gıdaya erişimin en kritik başlıklardan biri olduğunu ifade etti.
Ada, “İşlenmiş ya da işlenmemiş gıdaların ticaret konusu olması kaçınılmazdır. Ancak gıdaya erişim, piyasanın kurallarına terk edilemeyecek kadar hayati bir haktır ve toplumcu bir yaklaşımla ele alınmalıdır” dedi.
Her yıl dünya genelinde yaklaşık 600 milyon insanın gıda kaynaklı hastalıklardan etkilendiğini ve bu nedenle 420 bin kişinin hayatını kaybettiğini belirten Ada, gıda güvenliğinin tarladan sofraya kadar uzanan kapsamlı bir süreci kapsadığını vurguladı.
Gıda güvencesi kavramının önemine değinen Ada, FAO tarafından yapılan tanımlamaya da atıfta bulunarak, “Her bireyin sağlıklı ve faal bir yaşam sürdürebilmesi için, fiziksel ve ekonomik açıdan sürekli olarak güvenilir ve besleyici gıdaya ulaşabilmesi gerekir” dedi.
DAR GELİRLİ VATANDAŞ TEHLİKEDE
Ada, artan ekonomik zorlukların, halkın kaliteli ve sağlıklı gıdaya ulaşmasını güçleştirdiğini, bunun da taklit ve tağşiş ürünlerin tüketimini artırdığını söyledi. “Özellikle dar gelirli tüketiciler, besin değeri düşük, sağlık riski yüksek gıdalarla baş başa kalıyor” uyarısında bulundu.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın taklit ve tağşiş ürünlere dair yayınladığı üretici listelerinin güncelliğini korumasının, sorunun devam ettiğini gösterdiğini ifade etti.
Gıda Mühendisleri Odası’nın Önerileri
Hulusi Ada, gıda güvenliğinin sağlanması için kamu denetiminin artırılması gerektiğini vurguladı ve şu önerileri sıraladı:
Gıda alanında eğitimli yeterli sayıda teknik personel istihdam edilmelidir.
Özellikle küçük işletmelerde teknik uzman bulundurulması zorunlu hale getirilmelidir.
“Yetkilendirilmiş Gıda Danışmanlığı Sistemi” acilen hayata geçirilmelidir.
Teknik personelin yetki ve görev tanımları netleştirilmeli, özlük hakları garanti altına alınmalıdır.
Tüm paydaşların söz sahibi olacağı bağımsız bir Gıda Güvenliği Otoritesi kurulmalıdır.
Kamuoyuna yönelik bilgi kirliliğiyle mücadele edilmeli, yanlış algılar düzeltilmelidir.
Son olarak Ada, “TMMOB Gıda Mühendisleri Odası olarak, Tarım ve Orman Bakanlığı başta olmak üzere tüm paydaşlarla iş birliğine ve bu sorunların çözümüne katkı sunmaya hazırız” mesajıyla açıklamasını tamamladı.
