G20 ülkeleri fosil yakıt teşviklerini sonlandırma taahhüdünde sınıfta kaldı

G20 ülkeleri fosil, yakıt teşviklerini sona erdirme taahhütlerine rağmen yeni tip koronavirüs salgınıyla mücadele için oluşturdukları ekonomik toparlanma paketleri kapsamında 243 milyar dolarlık desteği söz konusu kaynaklara aktardı.

G20 ülkeleri fosil yakıt teşviklerini sonlandırma taahhüdünde sınıfta kaldı
Yayınlanma:
Güncelleme:

G20 ülkeleri fosil, yakıt teşviklerini sona erdirme taahhütlerine rağmen yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele için oluşturdukları ekonomik toparlanma paketleri kapsamında 243 milyar dolarlık desteği söz konusu kaynaklara aktardı.

Uluslararası Sürdürülebilir Kalkınma Enstitüsü, Uluslararası Denizaşırı Kalkınma Enstitüsü ve Uluslararası Petrol Dönüşümü Enstitüsü tarafından hazırlanan "G20 Ülkeleri Fosil Yakıt Finansmanı Karnesi" başlıklı rapora göre, G20 ülkeleri kamu fonlarından fosil yakıtlara 2014-2016 yıllarında yaklaşık 636 milyar dolar kaynak ayırdı.

Bu rakam 2017-2019 yıllarında 584 milyar dolara gerilerken, G20 ülkelerinin fosil yakıt teşviklerinde düşüş görüldü.

Bu gerilemeye rağmen, G20 ülkeleri salgınla mücadele kapsamında hazırladıkları ekonomik toparlanma programlarından 243 milyar doları fosil yakıt sektörüne aktardı. Bu durum, ekonomik toparlanma programları aracılığıyla fosil yakıtlara yönlendirilen kamu fonlarının, 2017-2019 yıllarında görülen ilerlemeyi durdurabileceği endişesine yol açtı.

Ülkelerin fosil yakıt teşviklerini sonlandırma taahhütlerine yönelik performansları şeffaflık, verilen taahhütler, kömür, petrol ve gaz sektörlerine aktarılan kamu fonları, fosil yakıta dayalı elektrik üretim ve tüketimi ve finansman olmak üzere 7 kriter açısından değerlendirildi.

Bu göstergeler kapsamında, ülkelerin büyük kısmında son 3 yılda kaydedilen ilerleme "zayıf" ya da "çok zayıf" olarak nitelendirilirken, Almanya güçlü taahhüt sunma, petrol ve doğal gaz üretimi ve fosil yakıt kullanım kriterleri bakımından en iyi performans gösteren ülke oldu. Öte yandan, İngiltere, Türkiye ve Meksika son sırayı paylaştı.

"İvmeyi hızlandırmak için fırsatlar var"

Raporun baş yazarı Anna Geddes, G20 hükümetlerinin Kovid-19 krizi öncesinde dahi, fosil yakıtlara sundukları kamu finansmanını sonlandırma kapsamında Paris Anlaşması’nda belirlenen taahhütleri yerine getirmek üzere ilerleme kaydedemediklerini belirtti.

Bugün, verilen taahhütlerin aksi yönünde ilerleyerek bu ülkelerin hayal kırıklığı yarattığını ifade eden Geddes, "Bu yılki fosil yakıt finansmanı, G20 ülkelerinin fosil yakıtlara sağladığı fonlarda az da olsa düşüş gördüğümüz son birkaç yılla kıyaslandığında, büyük olasılıkla sabit kalmaya devam edecek ya da tekrar yükselme eğilimine geçecektir." değerlendirmesinde bulundu.

Geddes, Çin, Japonya ve Güney Kore’nin kısa süre önce açıkladığı net sıfır emisyon planlarını anımsatarak, şöyle konuştu:

"Bu planlar ve Avrupa Birliği'nin Yeşil Mutabakatı iklim değişikliğiyle mücadele azminin ve bu mücadele kapsamında hayata geçirilmesi gereken eylemlerin ivme kazandığına işaret ediyor. Hali hazırda gerçekleşen Ortak Finans Zirvesi, 28 Kasım’da gerçekleşecek G20 zirvesi ve Paris Anlaşması’nın aralıktaki 5.yıl dönümü bu ivmeyi desteklemek için çok güzel fırsatlar. Son üç yıl boyunca hükümetler ilerleme sağlayamamış olsa da, önümüzdeki üç yılı dönüm noktası haline getirmek mümkün."

Enerji Politikaları Takibi Analisti Bengisu Özenç ise hükümetlerin iklim değişikliği riskleri karşısında fosil yakıt teşviklerini azaltma yönünde verdiği sözleri tutmadığına dikkati çekerek, "Kovid-19 gibi akut bir krizle birlikte bu konunun ikinci plana atılmış olması, politika tasarımlarında uzun vadeli planlama vizyonuna halen erişememiş olduğumuzu gösteriyor." dedi.

Karbonsuz bir ekonomiye geçişteki en önemli ilkelerden bir tanesinin şeffaflık olduğunu aktaran Özenç, "Türkiye, Kovid-19 döneminde fosil yakıt yoğunluğu yüksek sektörlere enerji verimliliği koşulu olmaksızın 11 milyar dolar kredi sağladı. Ayrıca, bu yüksek ölçekli desteğin yanında Türkiye'nin şeffaflık açısından da en alt sırada yer alması düşük karbonlu ekonomiye geçişi geciktireceği gibi, atılacak adımların inandırıcılığına da darbe vuracaktır." değerlendirmesinde bulundu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.