Konya
Açık
3°
Aksaray
Az bulutlu
5°
Karaman
Az bulutlu
2°
Ara
reklam
Anadolu'da Bugün Güncel Bir gizem ve hayranlık uyandıran tablo: Kaplumbağa Terbiyecisi

Bir gizem ve hayranlık uyandıran tablo: Kaplumbağa Terbiyecisi

Kaplumbağa Terbiyecisi tablosu, Türk resim sanatının en önemli eserlerinden biridir. Tablo, gizemli atmosferi, sembolik anlamları ve ustaca tekniği ile sanatseverleri büyülemeye devam etmektedir.

Okunma Süresi: 2 dk

Kaplumbağa Terbiyecisi tablosu, Türk resim sanatının en önemli eserlerinden biridir. Tablo, gizemli atmosferi, sembolik anlamları ve ustaca tekniği ile sanatseverleri büyülemeye devam etmektedir.

Osman Hamdi Bey'in 1906 yılında yaptığı Kaplumbağa Terbiyecisi tablosu, Türk resim sanatının en önemli eserlerinden biridir. Tablo, gizemli atmosferi, sembolik anlamları ve ustaca tekniği ile sanatseverleri büyülemektedir.

Tabloda, sarıklı ve cübbeli bir adamın sırtında nakkare, elinde ney tutarak, yere dizilmiş kaplumbağalara baktığı görülmektedir. Adamın yüzü gölgelerde kalmış ve bakışları belirsizdir. Kaplumbağalar ise farklı yönlere bakmaktadır ve her birinin farklı bir duyguyu yansıttığı yorumlanmaktadır.

Kaplumbağa Terbiyecisi tablosu, birçok farklı şekilde yorumlanmıştır. Bazı yorumcular, tablonun zamanın akışını ve insanoğlunun doğaya karşı mücadelesini temsil ettiğini
savunmaktadır. Kaplumbağaların yavaşlığı ve uzun ömürlü olması, zamanın akışını simgelerken, adamın çabası insanoğlunun doğaya hakim olma arzusunu yansıtmaktadır.

Diğer yorumcular ise tablonun tasavvufi bir anlam taşıdığını savunmaktadır. Bu yoruma göre, kaplumbağalar nefsin mertebelerini, ney ise ilahi aşkı temsil etmektedir. Adamın kaplumbağaları terbiye etmeye çalışması ise nefsini terbiye ederek ilahi aşka ulaşma çabasını simgelemektedir.

Başka yorumlara göre, düşünceli biçimde dikilen adam, sabır gerektiren zor bir iş olan kaplumbağaları terbiye etme işini, elindeki ney ve sırtındaki nakkareyi çalarak başarmayı ummaktadır. Bu yoruma göre de terbiyeci Osman Hamdi Bey'in kendisidir. Terbiyecinin zorlu işi elindeki müzik aletleriyle halletmeye çalışması, Osman Hamdi Bey'in de değişime direnen bir toplumu sanat yoluyla çağdaş seviyeye getirmeye çalıştığını, bu yüzden sanat okulu ve müze açma girişiminde bulunduğunu vurgular.

Terbiyecinin, kaplumbağaları eğitmekte kullanacağı neyi üfleyemeyip arkasında tutması, Osman Hamdi Bey’in neyi üfleme, yani kaplumbağalar ile temsil edilen halkı eğitme kaygısından artık vazgeçtiği, çünkü derviş sabrının bile bir sonu olduğu şeklinde de yorumlanmıştır.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *