Japonya’nın Saitama eyaletinde, özellikle Kawaguchi şehrinde, 2025'in ilk aylarında sağcı grupların organize ettiği protestolar gündeme oturdu. Gösterilerde taşınan pankartlarda “Kürtler Japonya’dan çıkmalı” gibi açık ifadeler yer alırken, protestocular Türkiye kökenli Kürt sığınmacıların sınır dışı edilmesini talep etti. Polis müdahalesiyle sonlanan bazı eylemler sırasında gerilim yaşandı, ancak ciddi bir şiddet vakasına rastlanmadı.
Japonya’nın Katı Göç Politikası
Japonya, uzun süredir dünya genelinde en sert sığınmacı politikalarına sahip ülkelerden biri olarak biliniyor. 2023 verilerine göre, on binlerce başvuruya rağmen sadece tek haneli sayılarda mülteci statüsü tanındı. Kürt sığınmacılar genellikle Türkiye'deki politik baskı gerekçesiyle iltica başvurusu yapsa da, Japon hükümeti bu talepleri çoğunlukla "ekonomik göç" olarak değerlendiriyor. Bu durum, geçici ikamet izinleriyle yaşayan sığınmacıları sürekli bir sınır dışı tehdidi altında bırakıyor.
Hükümetten Sınır Dışı Açıklaması Yok
Mart 2025’te Japon Adalet Bakanı, beşinci kez mülteci başvurusu reddedilen bir Kürt erkeğin tutuklandığını doğruladı. Ancak bu olayın “bireysel bir vaka” olduğunu vurgulayan bakanlık, kitlesel sınır dışı uygulamalarına dair herhangi bir plan açıklamadı. Resmi düzeyde Kürtlere yönelik doğrudan bir sınır dışı kararına veya hükümet politikasına dair yeni bir beyan bulunmuyor.
Kürt Temsilcilerden Sessizlik
Türkiye’deki Kürt siyasi temsilcileri veya sivil toplum kuruluşları, Japonya’daki gelişmeler hakkında şu ana dek kamuoyuna açık bir açıklama yapmadı. Hem protestoların doğası hem de göçmen haklarına ilişkin hassasiyet göz önüne alındığında, sessizliğin diplomatik veya temkinli bir yaklaşımı yansıttığı düşünülüyor.
Bir Tek DEM Parti Eski Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş'ın X Paylaşımı Var

Paylaşımla, Japon parlamentosu ve dışişleri yetkilileriyle sağlanan görüşmelerin insan hakları ekseninde gerçekleştiği vurgulanarak, çözüme yönelik diplomatik diyalog arayışına işaret edildi.
Protestoların Arka Planı: Kavga ve Yasa Değişikliği
Protestoların doğrudan nedeni, Temmuz 2023’te Kawaguchi Tıp Merkezi önünde yaşanan toplu kavga. Yüzün üzerinde Türkiye kökenli Kürt’ün karıştığı sokak çatışmasında bıçaklı yaralanmaların yaşanması, medya ve sosyal platformlarda geniş yer buldu. Bu olay, bazı grupların “Kürtler kamu güvenliğini tehdit ediyor” algısını yaymasına neden oldu. Aynı yıl Japon parlamentosunda kabul edilen göç yasası değişikliği ile üç kez reddedilen mülteci başvuruları sonrası sınır dışı işlemlerinin kolaylaştırılması, sağcı grupların eylemlerini yasal bir zeminle güçlendirmesine yol açtı.
Belirsizlik ve Endişe Sürüyor
Japonya’da yaşayan yaklaşık 3.000 Kürt sığınmacı, hukuki güvenceden yoksun bir statüde yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. Göçmen hakları savunucuları, hem mevcut protestolar hem de hükümetin katı göç politikaları nedeniyle Kürt topluluğunun ciddi bir sosyal baskı altında olduğunu belirtiyor. Japon kamuoyunun büyük kısmı konuya mesafeli olsa da, aşırı sağın etkisiyle yükselen göçmen karşıtlığı, özellikle etnik gruplar için tehlikeli bir zemin oluşturuyor.